29 October 2006

Republic of Turkey

Dear Friends of Turkey


Turkey is most fortunate to have had Mustafa Kemal Ataturk, one of the greatest statesmen of this century, as its founding father. His determination to promote "peace at home, peace in the world" provided the foundation for this important role Turkey plays in promoting regional stability today. I'm really proud to born in Turkey, Ankara, and we, Turkish youth, look forward to creating an even stronger partnership with other countries as we prepare to address the challenges of the 21st century.

English teacher
Erkin

Ankara / TURKIYE / TURKEY

24 October 2006

First Day Of My Life

This is the first day of my life
I swear I was born right in the doorway
I went out in the rain suddenly everything changed
They're spreading blankets on the beach

Yours is the first face that I saw
I think I was blind before I met you
Now I don’t know where I am
I don’t know where I’ve been
But I know where I want to go

And so I thought I’d let you know
That these things take
foreverI especially am slow
But I realize that I need you
And I wondered if I could come home

Remember the time you drove all night
Just to meet me in the morning
And I thought it was strange you said everything changed
You felt as if you had just woke up
And you said “this is the first day of my life
I’m glad I didn’t die before I met you
But now I don’t care I could go anywhere with you
And I’d probably be happy”

So if you want to be with me
With these things there’s no telling
We just have to wait and see
But I’d rather be working for a paycheck
Than waiting to win the lottery
Besides maybe this time is different
I mean I really think you like me

Computer Age



Don't hit me Don't hit me:))

22 October 2006

Dostluğu, sevgiyi ve geleceği unutmayan herkes

Sevgi dolu bayramlar diler, mutlu ve sağlıklı daha nice bayramlar geçirmenizi temenni ederim.

12 October 2006

Fransız Soykırımı!

Seyredermisiniz;


Genocide of France in Algeria in 1945
Linki Tıklayın: http://www.youtube.com/watch?v=GEyXkAMmYPg

To France!

Madame/Monsieur le Depute

Concernant le projet de Loi du soi-disant ''genocide armenien'' que vous devez voter le 12 Octobre, les personnes qui ne reconnaitront pas ce genocide seront punies de d'emprisonnement et de 45.000 € d'amende.

Nous contestons et protestons ce projet de Loi.

Dans le cas de l'acceptation de cette loi, vous empecherez la liberte d'expression mais vous serez aussi responsables d'une eventuelle provocation entre les deux communautes. Si tel etait le cas, la France en porterait la lourde responsabilite.

Il est aussi evident que les relations humaines entre les Turcs et les Français seront negativement touchees. En priorite ce seront les relations commerciales qui seront atteintes.

Les deputes français ne doivent pas pervertir les faits historiques pour leur interet politique, les resultats auront des faits internationaux importants.

Nous vous demandons de retirer ce projet de loi et de laisser les historiens faire l'histoire.Nous vous prions d'arreter de jouer avec notre dignite et notre honneur.Nous vous prions d'agreer, Madame/Monsieur le Parlementaire, l'expression de nos sentiments distingues.

6 October 2006

Evlilik

Evlilik üzerine belki saatlerce konuşursunuz. Tabi canım bende fikrimi bellli noktalarda paylaşmak istedim.

Bu iki kişinin beraberliği kimisine göre, sudaki bir girdap, çamura saplanmış çaresiz bir insan, kimilerine göre de, lunaparktaki dönme dolap gibi veya paraşütle kendini gökyüzünden boşluğa bırakmak gibi… Sosyologlar, psikologlar ve bu konuyla alakalı kendi dallarında uzman olanlar her yönüyle araştırıp mutlu evliliğin sırlarını bulmaya çalışıyorlar. Olmadı baba , anne vyea kardeşlerimize soruyoruz. Yada çok yakın arkadaş grubundaki dostlara! :) Uzmanlar araştırmalarını sürdüre dursun, hayat boyunca evlilikler olurken, çiftler arasında boşanmalar da devam ediyor. Evliliklerde, toplumun kültürü, ekonomik yapısı, sosyal yapısı, teknolojik gelişimi gibi bir çok faktör etken oluyor. Uzmanlar bu faktörleri ele alarak kişilerin evlenmeden önce nelere dikkat edilmesi gerektiğini şöyle vurguluyorlarmış; 25-30 yaşlarından önce evlenmeyin: Dünyanın neresinde olursa olsun, insanların bu yaşta hayata bakış açısı ve ikili yaşama bakışı daha farklı oluyor. Çiftler arasında baskınlık etkenleri biraz daha az oluyor. Tabii ki bu etkenlik toplumun kültürel yapısına da bağlı oluyor. Eğer erkek etkeni baskın ise bunun sadece edilgenlik faktöründe yumuşama meydana getiriyormuş. Bu yaşlarda yapılan evlilikler daha da uzun sürüyor. Arkadaşlık ortamlarını değerlendirin: Eğitim esnasında veya iş ortamında her insanın belli bir arkadaşlık yaptığı çevresi vardır. Kişi bu çevresinde bulunan arkadaşlarını izlenim altına alabilir. Evli olan arkadaşlarına evlilik hakkında soru sorma yerine, onların yaşam tarzlarını ve sorunlarını izleyerek, tanımlayarak irdeleyebilir (Şermin Eda ve Ahmet sizler bu grupdasınız). Tabii ki bu sadece tekil arkadaşla olamamalı. Böyle bir arkadaşlık sabit düşünceye kapılmasına neden olur. Birkaç arkadaşının evliliğini gözden geçirirse o zaman ortak sorunları pekiştirir ve bu sorunlara karşı önceden önlem almış ve evleneceği kişiyle önceden konuşarak halletmiş olur. Bu da uzun ve mutlu bir evliliğin ön adımı olur. Şimdi söyleyeceğim çok önemli ALTINI ÇİZİYORUM Evlenmek için evlenmeyin!!!!; Yaşınız ilerledi, evde kalmaktan veya çevrenizin size karşı farklı sözler söylemesinden korktuğunuz için evlenmeyin!!. Erken yaşta birisine aşık oldunuz ,onunla evlenmek için her şeyine katlanmaya razı gibi görünüyorsunuz. Uzmanlar, bu evliliklere umutsuz evlilik olarak bakıyorlarmış ve uyarıyorlar. Korkudan, güvensizlikten yada evden uzaklaşmak için yapılan evliliklerin ömrü uzun vadeli olmuyor. Kardeşim önce sevecen sevecen!! Evleneceğiniz şahsı tanıyın; En sert ve kendini en karmaşık olarak gören insanlar bile çok çabuk aşık olabiliyorlar. Hatta aşık olmasını bilmeyen insanlar bile farkında olmadan aşık olup hemen evleniyorlar. (Amin! :) Asıl şimdi olanlar oldu. Onun kim olduğunu gerçekçi bir şekilde saptamadınız ve tanıdığınızı sandığınız, tanımadığınız birisiyle evlendiniz. İşte bu hatadır. Aşıksınız, ama sevdiğiniz insan sizin istediğiniz gibi davranmıyor, hemen aklınıza gelen ilk şey ise,gelecek düşüncedir. “Olsun onu ben değiştiririm!” diyerek adımlarınızı atarsanız yanlış yapmış olursunuz. Zaten yaşı gelmiş 30'a neyi değiştirecenki. Evleneceğiniz kişinin doğrularını da, yanlışlarını da görün. Bu durumda o insanın sizin istediğiniz kişi olmadığını görür, çaba harcamaya da son verirsiniz.Denginizle evlenin; Beraber olduğunuz kişinin sizin denginiz olduğunu kendi kendinize sorun. Kültürel, düşünce, tarz ve yaşam farklılıklarını göz önünde bulundurun. Eşler arasındaki diyalog daha sonra birbirleri üzerinde hakimiyet kurmaya doğru yönelir. Zaten bu tip evliliklerde uzun sürmezBeklemesini bilin; İki kişi birbirlerinden hoşlandı veya birileri tarafından tavsiye edilip evlendirilmeye yönlendirildi (görücü usulü). Aileler veya çiftler şunu bilmeli, kim ve ne olursa olsun evlenecek olan kişiler en az bir yıl beklemeleri ve birbirlerini iyi tanımaları gerekmektedir. ( Erken davranmayın!!!) İki tarafta iyi düşünmeli. Bu iş oyuncak değil! Araştırmalar, kısa sürede yapılan evliliklerin mutsuzlukla sonuçlandığını tespit ettmiş. Bağımlılardan uzak durmaya çalışın; Uzmanların yaptıkları araştırmalardan biri de bağımlı olan insanların evliliklerin kısa sürede yıkıldığını ortaya çıkardı. Bazen hiç aklınıza bile gelmeyen ve basit bir bağımlılık olarak nitelendirdiğiniz “Sigara” bile bir evliliği yıkmaya yeterli bir sorundur. Allahtan ben içmiyorum. İşte çiftler birbirlerine dürüst olarak bağımlı olduklarını ve dozajlarını daha önceden söylemeleri gerekir. Bu dönemlerde aile kurma düşüncesi insanlar üzerinde git gide azaldığı için önceden konuşmayı belirleyin. Anlaşabileceğiniz kişiyi seçin; Evlenmeye aday gördüğünüz kişiyle karşılıklı diyalogla sorunlarınızı çözmeye çalışın. Bu sorunlar çözülemiyorsa zorlamanın anlamı yok. Uzmanlar böyle durumlarda çiftlerin nikahta keramet vardır düşüncesinde uzak durmaları gerektiğini söylüyorlar. Bunun en büyük hatalardan birisi olduğunu belirtiyorlar. Hatta ve hatta kişiler evli olan çiftlerden birisine sorduklarında, ‘eşinin kendisini ne kadar yıprattığını” her ikisi de “evet” cevabını verecektir. Onun için diyalog kurup anlaşabileceğiniz kişiyi seçin.Her zaman heyecan arayın ve farklı olun; Evlendiğiniz kişiye karşı dürüst, ayrıca yaşantınızda da farklılıkları arayan kişi olmaya çalışın. Monotonluk sizi ve eşinizi başka yerlere doğru yönlendirebilir. Bu da şimdiden sönük bir evliliğe adım atmış olmanızı sağlayacaktır. Esasında gecenin ikisinde yazılacak çok olsada, sabahın dokuzunda dersim olduğunu hatırlatan çalarsaatim bana göz kırpıyor. Yakında yine yazışmak üzere.

Hey Fatih Hocam, vaktin olursa diğer basket maçına lütfen beraber gidelim.