30 November 2013

5. EĞİTİM KONGRESİ “YABANCI DİL ÖĞRETİMİ” 29-30 KASIM 2013 TOBB, ANKARA

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ TÜRKİYE EĞİTİM MECLİSİ





5. EĞİTİM KONGRESİ



“YABANCI DİL ÖĞRETİMİ”



29-30 KASIM 2013



TOBB, ANKARA






Sonuç Raporu





  

13 Aralık 2013



TOBB EĞİTİM MECLİSİ 5. EĞİTİM KONGRESİ “YABANCI DİL ÖĞRETİMİ”



SONUÇ RAPORU




1.                 Giriş

29-30 Kasım 2013 tarihlerinde gerçekleştirilen TOBB Eğitim Meclisinin düzenlediği “Yabancı Dil Öğretimi” konulu 5. Eğitim Kongresi akademisyen, öğretmen, yayımcılar, özel okullar ve devlet okullarının buluştuğu ve yabancı dil öğretimini masaya yatırdıkları bir kongre olmuştur.

Kongrenin ilk günü ile ikinci günün öğleden önceki oturumlarında çağrılı konuşmalar ve panellere yer verilmiştir. Bu oturumlarda konunun uzmanlarınca yabacı dil öğretimi farklı bakış açılarından değerlendirilmiş ve önerilerde bulunulmuştur. 

Bu sonuç raporu kongrenin genel bir değerlendirilmesini içermektedir. Raporda paralel oturumlara genişçe yer verilmiştir. Çünkü bu oturumlar ayrı ayrı salonlarda yapılmış olup katılımcıların sadece bir kısmının katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Bu değerlendirmelere bağlı olarak bazı önerilere raporun sonunda yer verilmiştir.

2.                 Genel Değerlendirme

Kongre sırasında dört panel gerçekleştirilmiştir. Bu panellere başkanlar dışında 17 konuşmacı katılmıştır. Panel konuları: Örgün Öğretimde Yabancı Dil Öğretimi; Yabancı Dil Öğretmen Eğitimi; Yabancı Dil Öğretiminde Program ve Ders Kitapları ve Yaygın Öğretimde Yabancı Dil Öğretimi ve Yabancılara Türkçe Öğretimidir.

Birinci panelde örgün eğitimde başka ülkelere kıyasla öğretim sürecinde daha çok zaman harcamamıza rağmen başarıya ulaşamadığımız konusunda fikir birliği olduğu görülmüştür. Bunun sebeplerine konuşmacılar tarafından etraflıca değinildi. Bunlar arasında öğretim stratejileri, öğrenme ortamı, öğretmenlerin yeterliliği ve profesyonel gelişimleri gibi hususlar öncelikli olarak ifade edildi.

İkinci panelde öğretmen eğitimi açısından yabancı dil değerlendirmeleri yapıldı. Öğretmen eğitimi programlarının hazırlanmasındaki problemler, öğretmenlerin sınıf içi ve okullarda yaptıkları uygulama çalışmalarındaki yetersizlikler, öğretmen adaylarının materyal geliştirme konusundaki tecrübelerinin oluşturduğu sorunlar gibi hususlar ön plana çıkarıldı.

Üçüncü panelde yabacı dil öğretiminde kitaplar ve diğer materyaller ve yayıncıların konu hakkındaki düşünceleri sunuldu. Bu oturumda kitap ve materyallerin eskiye kıyasla kalitesinin arttığı, öğretim programındaki değişiklikler ve dil öğrenmeni artık ilkokul ikinci sınıftan başlaması, yayımcıların maliyetler konusunda çok sıkıntılar yaşadıkları gibi hususlar vurgulandı.

Son panel de ise yaygın eğitim ve yabancılara Türkçe öğretimi konusu panelistlerce işlendi. Bu oturumda örgün eğitim dışındaki yabancı dil öğretiminin sorunları bir boyutta tartışılırken Türkçe’nin yabancılara “yabancı dil” olarak öğretilmesi konusunda önemli noktalara vurgu yapıldı. Ülke olarak dilimizi yabancılara öğretmede yetersizlikler yaşadığımız ve TÖMER’in yeterince çözüm olmadığı konusu da gündeme geldi. 

Bu dört panelden sonra aşağıda detayları ayrıntılı bir şekilde sunulan paralel oturumlara geçildi. Burada dört panelde konuşmacılar tarafından ön plana çıkarılan bazı öneriler öncelikle verilecek sonra da paralel oturumlar ve bu oturumlarda ön plana çıkan konu ve önerilere raporun kalan kısmında yer verilecektir.


3.                 Genel Öneriler



·                     Devletin yabancı dil öğretimi ile ilgili bir felsefesi ve buna bağlı olarak planı olmalıdır. Bu yolla dil öğretimine okul programları içerisinde harcadığımız zamanı daha verimli kullanmak ve gerçek anlamda ihtiyaç olan kadar dil öğrenmeyi garanti altına almak mümkün olabilecektir.
·                     Ülkemizin dil öğrenme alanındaki politikalarının sürekliliği olan bir politika haline gelmesi için mevcut kurumsal yapı gözden geçirilmeli; gerekliyse bir Bakanlık bünyesinde (Milli Eğitim Bakanlığı olabilir) “Yabancı Dil Öğretim Politikaları Birimi” kurulmalıdır.
·                     Yabancı dil öğretiminde yardımcı ders araçları serbest bırakılmalıdır. Bu serbestlik diğer dersler için de sağlanmalıdır. Ayrıca, ders kitaplarının ve materyallerin seçiminde öğretmenlere esneklik tanınmalıdır.
·                     Türkçe’nin uluslararası bir dil kimliğine gerçek anlamda kavuşması için gerekli çalışmalar ve uluslararası kurumlara üyelikler için çalışmalar başlatılmalıdır.
·                     Hayatında öğretmenlik yapmamış akademisyenlerin öğretmen adaylarını yetiştirmeleri öğretmenlerin yetersiz deneyimlerle yetişmelerine neden olmaktadır. Bu nedenle dil eğitimi alanındaki master ve doktora programlarına 3-4 yıl öğretmenlik tecrübesi olmayanlar alınmamalıdır.
·                     Öğretmen yetiştirmede ikinci öğretim, formasyon, ve uzaktan eğitim gibi programların tekrar gözden geçirilmesi gerekmektedir. Yabancı dil öğretmen açığının hemen hemen ortadan kalkmış olmasını da dikkate alarak daha az ama daha nitelikli öğretmen yetiştirme hedeflenmelidir.
·                     Yeni öğretmen adayları 4+4+4 yeni eğitim sistemine göre yetiştirilmeli. Bu açıdan lisans öğrenimlerinin son iki yılında öğretmen adaylarına ilk, orta ve lise yabancı dil öğretmenliği için farklı içerikte yeni seçmeli dersler programlara yerleştirilmelidir.
·                     Öğretmenlik bütün mesleklerde olduğu gibi uygulamalara aktif katılımla öğrenilir. Bu açıdan öğretmen adaylarının okullarda yapacakları uygulamalar artırılmalıdır. Bu süre en az 2 tam yarıyıl olmalı ve öğretmen adaylarına farklı okul türlerinde uygulama yapma fırsatları sunulmalıdır.
·                     Tüm Paydaşların görüşlerinin çalıştaylar yoluyla alındığı ve taslağın şekillendirildiği Öğretmen Yetiştirme Stratejisi, Milli Eğitim Bakanlığınca gerekli yasal düzenlemeler yapılarak biran önce uygulamaya konulmalıdır.
·                     Genelde öğretmen yetiştirmede, özel olarak Yabancı Dil Öğretmeni Yetiştirmede Akreditasyon ve Kalite Güvencesi çalışmalarının öğretmen yetiştiren kurumlarda başlatılması ve sürdürülebilir bir yasal düzenleme ile desteklenmesi sağlanmalıdır.
·                     Milli Eğitim Bakanlığı tarafından geliştirilmiş olan öğretmen yeterliklerinin uygulamaya geçirilmesi için eğitim fakülteleri ile işbirliği yapılmalıdır.
·                     Dil öğretimin yeni düzenlemeye göre ilkokul ikinci sınıftan başlatılmasını da dikkate alarak dil öğretmeni yetiştirmede ilkokul-ortaokul ve liseler için ayrı öğretmen yetiştirme programları hazırlanmalıdır. Birçok branşta yapılan bu ayrımın dil alanı için de pedagojik açıdan gerekli olduğu unutulmamalıdır.
·                     Dil öğrenmede önemli konulardan biri de materyallerdir. Bu anlamda, yayıncıların sıkıntılarının yetkililerce dinlenmesi ve çözüme kavuşturulması onların daha kaliteli materyaller ve ders kitapları hazırlatmasına önemli katkı sağlayacaktır.

  



KOMİSYON ÇALIŞMA RAPORLARI

Komisyon 1: Örgün Eğitim Komisyonu
Oturum Başkanı: Doç. Dr. Yasemin KIRKGÖZ (Çukurova Üniversitesi)

Komisyon 2: Yaygın Eğitim ve Yabancılara Türkçe Öğretimi Komisyonu
Oturum Başkanı: Yrd. Doç. Dr. Servet ÇELİK (Karadeniz Teknik Üniversitesi)

Komisyon 3: Yayımcılar Komisyonu
Oturum Başkanı: Yrd. Doç. Dr. Hüseyin ÖZ (Hacettepe Üniversitesi)

Komisyon 4: Öğretmen Eğitimi Komisyonu
Oturum Başkanı: Yrd. Doç. Dr. Perihan SAVAŞ (Orta Doğu Teknik Üniversitesi)




Komisyon 1: Örgün Eğitim Komisyonu
Oturum Başkanı: Doç. Dr. Yasemin KIRKGÖZ (Çukurova Üniversitesi)


Komisyonda hem devlet okullarında hem de özel okullarda görev yapmakta olan yabancı dil öğretmenlerinin ders verme ve değerlendirme sürecinde yaşadıkları problemler ve çözüm önerileri görüşülmüştür. Komisyon üyelerimizin hemfikir olduğu bazı tespitlerde bulunulmuştur.

Öğrenci motivasyonunun yetersiz olması, derse ayrılan zamanın ve sınıf mevcudunun da etkisiyle her bir öğrenciye ulaşmanın zor olması sınıf yönetimini olumsuz etkilemektedir. Yabancı dil laboratuvarlarında ve video benzeri materyallerle desteklenmiş sınıf içi etkinliklere rağmen sınıfın önemli bir kısmı İngilizce derslerine kayıtsız kalabilmektedir. Bu anlamda, öğrencilere yabancı dilin önemini daha erken yaşlarda kavratmanın bu noktada etkili olabileceği düşünülmektedir.

Her ne kadar müfredat ortak olsa da aynı okul içinde ders vermekte olan İngilizce öğretmenleri arasında yöntem olarak farklılıklar olabilmektedir. Öğretmenlerin bir kısmı belirli yöntemlere bağlı kalırken diğer bir kısmı farklı ve gelişen yöntemlere başvurmakta, bu farklılık değerlendirme sürecine de aynı şekilde yansımaktadır. Okul bazında ortak yapılan İngilizce sınavları müfredatla uyum içerisinde olmayı zorunlu kılmakta bu da beraberinde öğretmenlerin müfredat konusunda daha disiplinli olmalarını gerektirmektedir.

İngilizce dersleri ile ilgili olarak, ölçme ve değerlendirme sisteminde değişiklik önerildi. Buna bağlı olarak, yazılı sınavların yerine sene sonunda yapılacak olan düzey belirleme sınavıyla öğrencilerin kur atlamasının (A1-A2 gibi) daha uygun olacağı belirtildi.

İngilizce derslerinde karşılaşılan sorunlara ilişkin önerileri aşağıdaki şekilde özetleyebiliriz:


·                     Ölçme ve değerlendirme sistemden tamamen çıkarılamaz, öğrenme çıktılarının değerlendirilmesi gereklidir,
·                     Yazılı sınav soru türü olarak çoktan seçmeli soruların yanında diğer soru türlerine de yer verilmelidir,
·                     İngilizce dersi ulusal sınavlarda (YDS, SBS) değerlendirilmelidir,
·                     4 becerinin ölçüldüğü Cambridge ESOL sınavlarından yararlanılabilir,
·                     Müfredatı uygulamanın yanında, öğretmenler, öğrencilerin günlük yaşamda baş etmesi gereken konuşmaları yapabilme becerilerini geliştirmelerine de yardımcı olmalıdır. Ayrıca, müfredatın da yeniden düzenlenerek öğrencilerin günlük konuşmaları yapabilme becerilerini geliştirmelerine yardım edecek yapıya kavuşturulmalıdır.
·                     3-5 kişiden oluşan komisyonlarca,  Türk toplumuna özgü kültür dokusuna uygun ve öğrencinin günlük yaşamda kullanacağı İngilizceyi kapsayan, “can do statement” ları içeren kitaplar hazırlanmalıdır, 
·                     Öğrencilerin, ürettikleri şiir, hikâye, gibi ürünleri saklayabilecekleri ve daha sonra kendilerinin gelişimlerini inceleyebilecekleri, velileriyle de paylaşabilecekleri performans değerlendirme aracı olan portfolyodan yararlanılmalıdır,   
·                     Öğretmenlerin takım halinde çalışma ruhunun geliştirilmesi gerekmektedir.

Plan ve programa ek olarak öğretmenlerin bireysel çabaları ve motivasyonları da kritik önem arzetmektedir. Bunların dışında, yabancı dil derslerinin, dilin kültür ve yaşam tarzı boyutlarını da dikkate alacak şekilde planlanması ve uygulanması yararlı olacaktır.

Gündeme alınan diğer bir konu da, yabancı dil ağırlıklı liselerde yabancı dil derslerinin saatlerinin azaltılmasının öğrencilerin motivasyonunu, dil becerilerinin gelişimini ve başarısını etkilemesidir. Orta eğitimi takiben lisede de yabancı dil eğitiminin aynı ağırlıkta devam etmesi bu sürecin diğer bir boyutunu oluşturmaktadır. Ayrıca, müfredatta karşılaşılan sık değişiklikler yalnızca öğrencilerin derse olan tutumlarını değil öğretmenlerin de uyum süreçlerini ve motivasyonlarını da etkilemektedir.

Belirtilen sorunlara rağmen, ülkemizde dil öğretiminde son 20 yıl içerisinde önemli gelişim sağlandığını gözardı etmemek gerekir, mevcut sistemde eksiklerin bazı noktaları öğretmen ve yönetcilerin işbirlikçi yaklaşımı ve takım çalışması ile telafi edilebilir.

Yukarıda belirtilen önerilere ilave olarak görüşülen aşağıdaki maddeleri ekleyebiliriz:


·                     Sorunun psikolojik boyutunu da dikkate almak gerekmektedir, yabancı dil öğretimi konusunda başlangıçtaki olumlu motivasyon zaman içerisinde değişmektedir,
·                     Dil öğretiminde gramerin doğru kullanımının öğrencilere öğretilmesi önemlidir fakat dikkat edilmesi gereken nokta gramerin bağlam içerisinde sunulmasıdır,
·                     Müfredat eleştirilerin tek hedefi ve cevabı olarak görülmemeli, İngilizce öğretiminde öğretmenlerin rolünün etkisi ve önemi küçümsenmemelidir. Öğretmenler kendi kendilerini denetleme sorumluluğunu üstlenmelidirler.
·                     Bilginin etkili sunulmasında ve materyal gelişiminde öğretmenin yaratıcı ve becerikli olmasının önemi dikkate alınmalıdır,
·                     Ayrıca İngilizce öğretmenleri matematik, tarih gibi diğer branş öğretmenleri ile işbirliği halinde olmalı ve bu derslerde neler öğrenildiği tartışılıp İngilizce derslerinde de mümkün konularla bağlantı kurulmalıdır,
·                     Öğretmen eğitimi ile ilgili olarak, kendisini sürekli yenileyen bir sistem oluşturulmalıdır.  Bu sistem içerisinde yine zümre başkanları liderliğinde sağlanacak olan koordinasyonla İngilizce öğretmenlerinin, ders gözlemleri ve hizmet içi eğitimi gibi kendi gelişimlerine olanak sağlayan faaliyetlerden yararlanmaları sağlanmalıdır. 

Özel okulların İngilizce öğretiminde en başat hedeflerinin öğrencileri yabancı dil konusunda PET gibi uluslararası sınavlara hazırlamak olduğunu söyleyebiliriz. Devlet okullarıyla kıyaslandığında veli-öğretmen beklentisinin özel okullarda daha yüksek olduğuna işaret edilmektedir. Bu da özel okullarda çalışan öğretmenlerin motivasyonlarını ve kendi mesleki gelişimlerine karşı tutumlarını da etkilemektedir. Bu anlamda özel okullarda ve devlet okullarında çalışan öğretmenlerin işbirliği içerisinde olması ve deneyimlerini paylaşmaları başarılarını ve mesleki motivasyonlarını artıracaktır. Devlet okullarıyla özel okullar arasındaki işbirliğin eğitim ve öğretim sürecine olumlu yansıyacağı düşünülmektedir.

Devlet okullarında görev yapacak olan öğretmenleri seçmede uygulanan öğretmenlik sınavlarının kaliteli öğretmeni tespit etmede yetersiz olduğu, öğretmenlikte gerekli olan motivasyon ve mesleki gelişime açık olma gibi özellikleri ölçemediği, ve bu konuda sınav engeline takılan yetenekli öğretmen adaylarına şans verilmesinin gerekli olduğu ortadadır.  Devlet kurumlarında çalışmakta olan öğretmenlerin yarı zamanlı olarak özel kurumlarda da görev alabilmelerine ilişkin yasal engellerin kaldırılması gerekmektedir.

Almanca öğretimiyle ilgili olarak aciliyet arzeden iki önemli nokta öğrencilere materyal sağlanamaması ve müfredat programının olmamasıdır.

Son olarak önemli diğer bir sorun da derslerin sınavlara göre işlenmesidir. Bu durumda İngilizce dersleri boş geçen okulları hesaba katarsak SBS sınavlarına çocukların eşit şartlarda hazırlanamadıklarını söyleyebiliriz. Bakanlığın, SBS sınavının 6 ve 7. sınıflarda da uygulanacak olmasına ilişkin kararının tekrar gözden geçirilmesi gerekmektedir.







Komisyon 2: Yaygın Eğitim ve Yabancılara Türkçe Öğretimi Komisyonu

Oturum Başkanı: Yrd. Doç. Dr. Servet ÇELİK (Karadeniz Teknik Üniversitesi)



İlgili oturumda akademisyenlerden öğretmenlere; eğitim kurumları, dernek ve dershane mensuplarından yöneticilerine kadar farklı grupları temsil eden yaklaşık 25 kişi hazır bulundu. Katılımcılar  bu konunun ele alındığı panelde yapılan konuşmalarda altı çizilen konular üzerinde fikir alış verişi yaptılar. Burada öncelikle Yaygın Eğitim ve Yabancılara Türkçe Öğretimi konulu panelde ve ilgili komisyon oturumunda ele alınan noktaların bir özeti sunulacak, ve ardından katılımcıların dile getirdiği öneriler paylaşılacaktır.



Formal olmayan/Yaygın ortamda yabancı dil öğrenimi

Formal olmayan/Yaygın dil eğitimin genellikle resmi eğitim ortamlarının dışında gerçekleşen her türlü dil öğrenimini ifade ettiği belirtilmiştir. Bunların başında dil okulları (örn: Türkiye’de TÖMER dil okulları); okul sonrası eğitim programları, meslek okulları; mesleki eğitim seminer programları; evlete bağlı resmi eğitim kurumları (örn, MEB destekli Halk Eğitim Merkezleri), toplumun tamamına yönelik öğretim programları (örn., yaşam boyu eğitim programları, kütüphane destekli öğretim programları, vb.); tesadüfî dil edinimi ve evde eğitim gelmektedir.



Yaygın eğitim, kurumsallaşmış öğrenme ortamları dışında meydana gelen ve belirli bir amaca hizmet eden her türlü öğretim faaliyetlerinin tamamı olarak tanımlanırken (örn., Dil okulları), formal olmayan eğitim amaçlı öğrenmeden ziyade tecrübe ve çevreyle olan etkileşimle kazanılan bilgi ve yeteneklerin birikimi olarak tanımlanmaktadırlar.



Geleneksel olarak, örgün eğitim ortamı dışında gerçekleşen dil eğitiminin, eğitimciler ve akademisyenler tarafından azımsandığı ya da en iyi ihtimalle örgün eğitim ortamında alınan eğitimle edinilen yetilere ancak takviye niteliğinde bir ekstra çalışma programı olarak kabul edildiği görülmektedir. Fakat, özellikle son yıllarda formal olmayan dil eğitiminin yararlarını kabul etmeye yönelik giderek artan bir eğilim vardır. Bu durum, dil öğrenimini hayat boyu devam eden bir süreç olarak vurgulayan ve formal, yaygın ve formal olmayan şekilde öğrenme ve dil becerileri edinme de dahil olmak üzere her tip öğrenme yöntemini destekleyen Avrupa Dilleri Öğretimi Ortak Çerçeve Programı (CEFR) içinde de kendisini göstermiştir. CEFR programı hayat boyu öğrenmeyi vurgulayarak, dil öğrenimini kurumsallaşmış öğrenim ortamlarının sınırlarının dışında da devam eden bir öğrenme faaliyeti olarak kabul ettiğini ifade etmektedir.


·                     CEFR programı çeşitli beceri alanlarında -dinleme-okuma-sözlü iletişim ve yazma- dil kullanıcısının yeterliklerine ilişkin bir dizi beceri seviyeleri (A-C) belirlemiştir. Bu yeterlikler, dil kullanıcısının bu yeterlikleri nasıl ve nereden edindiğinden ziyade ne bildiği ve neyi yapabildiği üzerinden ölçülmektedir; yani, bu çerçeve programı dil öğrencisinin kullanabileceği becerileri edindiren her tür dil öğrenme biçimini desteklemektedir. 
·                     Öğrencilerin kendi gelişimlerini takip edebilmeleri ve hayat boyu dil öğrencisi olabilme bağlamında özerkliklerini kazanabilmeleri konusunda öğrencilere yardımcı olması için CEFR doğrultusunda, Avrupa Dil Portfolyo’su (European Language Portfolio – ELP) ve bu portfolyonun uyarlamaları şeklinde öğrenme ve ölçme-değerlendirme araçları geliştirilmiştir.
·                     Avrupa Dil Portfolyosu ve benzeri ölçme araçları, kurumsallaşmış ve sınıflandırılmış öğrenme ortamlarının dışında kazanılan becerileri ve yeterlikleri tespit etme imkanı sunar. Öğrenciler için güdüleyici bir araç olmasının yanı sıra, Avrupa Dil Portfolyosu’nun kayıtları artık iş ve istihdam alanlarında giderek artan bir şekilde dikkate alınmaktadır.

Hayat boyu dil öğrenmeyi desteklemeye ve bu anlamda öğrenme fırsatları sağlamaya ilişkin dikkate alınması gereken en önemli nokta, kişiyi akademik bir zorunluluk olmaksızın,  gönüllü olarak, yabancı bir dil öğrenmeye güdüleyen faktörleri ortaya koymaktır. Bunların en önemlilerinin ekonomik etkenler ve kariyer gelişimi ile ilgili hedefler; diğerlerinin ise yurtdışında okumaya veya çalışmaya yönelik hazırlık, turistik amaçlı yurtdışına seyahat etme isteği, arkadaşlık/ilişki/sosyal bağlar kurma, ve yabancı bir dil konuşuyor olmanın kazandırdığı saygınlık oldugu görülmektedir.



Türkiye bağlamında non-formel eğitimin düzenlenmesi ve planlanması amacıyla Türk Milli Eğitim Bakanlığı, Türk insanının ekonomik özerkliğe sahip olabilmesi, sosyal gelişimi ve küreselleşme sürecine katılımı için hayat boyu eğitimin önemli olduğunu kabul etmiştir. Yaygın ve formal olmayan öğrenmenin dağınık doğası, aynı zamanda da kullanılan farklı öğrenme şekilleri, bu alanda net bir istatistiki sonuca ulaşmada ciddi bir sorun teşkil etmektedir, fakat aynı şekilde kimin ne kadar bu sürece dahil olduğunun tespiti de bir o kadar önemlidir.



Milli Eğitim Bakanlığı bu anlamdaki ihtiyaca cevap vermek amacıyla yaygın ve formal olmayan öğrenmeye katılımla ilgili geniş çapta bilgi toplamıştır. Bu kayıtlarda, sürekli eğitimin olduğu çeşitli ortamlar ve örgün eğitim dışında öğrenci ya da öğretmen olarak öğrenme faaliyetlerine katılan yetişkin ve çocuklara ilişkin bilgiler yer almaktadır.



Merkezi yönetimlerin yaygın eğitimde şeffaflık sağlayacak politikalar geliştirmek, kalitede minimum standartları belirlemek, milli kaynakların etkin kullanımını sağlamak ve ihtiyaçlara cevap vermek ile yükümlü oldukları bilinmelidir (MEB’e bağlı halk eğitim merkezlerinde olduğu gibi).



Türkiye’de yaygın dil eğitimi imkânlarının çok çeşitli olduğu söylenebilir.Öncelikle, MEB halk bünyesinde sürekli eğitimi sağlamak amacıyla halk eğitim merkezlerini kurmuştur. Halk eğitim merkezlerinde el sanatları ve ev ekonomisinden okuryazarlık eğitimine, bilgisayar teknolojisine ve özellikle yabancı dil eğitimine kadar pek çok alanda kurs verilmektedir.



Yabancı dil açısından diğer yaygın öğrenim faaliyetleri özellikle Ankara Üniversitesi Türkçe ve Yabancı Dil Araştırma ve Uygulama Merkezi (TÖMER) gibi kuruluşlar aracılığıyla sağlanmaktadır. Ankara Üniversitesi tarafından finanse edilen TÖMER dil okulları, Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde hizmet vermektedir ve bu alanda kalite açısından saygın bir yere sahiptir. Bu ve benzeri kuruluşlar hafta içi ve hafta sonu olmak üzere İngilizce, Fransızca, Almanca, İspanyolca gibi dillerde yabancı dil eğitimi ve aynı zamanda Türkçeyi yabancı dil olarak öğrenmek isteyenler için Türkçe eğitimi dersleri sunmaktadır. TÖMER gibi yabancı dil merkezlerinde ve okullarında TOEFL (pek çok üniversiteye kabul şartı olarak aranan dünya çapında geçerliği olan bir sınav) tarzında sınavlara hazırlık niteliğinde dersler de yer almaktadır. Ayrıca, TÖMER ve benzeri dil okullarında Türk dili veya yabancı dil öğretmeni olarak çalışmak isteyen kişiler için bu dil okullarında öğretmen eğitimi ve sertifikasyon programları bulunmaktadır.



Yaygın ve formal olmayan dil öğrenme ortamlarının çeşitliğini göz önüne aldığımızda, dil öğretmenlerinin oyun arkadaşları ya da ebeveynlerden eğitimli ya da eğitimsiz gönüllülere ve diplomalı dil öğretmenlerine uzanan bir yelpazeye yayıldığını söyleyebiliriz. Dil öğrenme tecrübesinin kalitesi açısından bakıldığında bu nokta oldukça önemlidir. Arkadaşlarla, aile bireyleriyle; öğrenilen yabancı dili, anadili olarak konuşanlarla iletişim kurmak öğrencilere dili doğal iletişim ortamında tecrübe etme açısından verimli bir imkân sağlayabilir. CEFR programında belirtilen beceri alanları dikkate alındığında bu tarz bir öğrenme şekli öğrencinin dinleme ve konuşma alanlarındaki yeterliğini artırabilir.  Öte yandan, formal olmayan bir ortamda gelişen bu beceriler özel ve kalıplaşmış dil bilgisi ve becerilerinin gerekli olduğu önemli sınavlarda ya da kariyer gelişiminde işe yaramayabilir.


·             TÖMER okullarındaki öğretmenler çoğunlukla üniversite diplomalı ve bu öğretmenler genellikle de öğrettikleri dille ilgili alanlarda yüksek lisans veya doktora dereceleri olan kişilerden oluşmaktadır. Adaylar bu okullarda öğretmen olarak görev almadan önce yeterlik sınavından geçmektedirler, TÖMER bu anlamda adaylara öğretmenlik sertifika programı imkânı da sunmaktadır.
·                     Türkiye’deki halk eğitim merkezlerinde olduğu gibi, yabancı dil öğretimini üstlenecek olan kişiler eğitimli ve diplomalı yabancı dil öğretmenleri olmak durumundadır; Bu kişiler devlet okullarındaki yabancı dil öğretmenleriyle aynı kriterlere tabi tutulmaktadır.
·                     Öte yandan, bu öğretmenlerin devlet tarafından görevlerine atanan kişiler olmaları sebebiyle motivasyon seviyeleri ve özel öğrencilerle çalışma becerileri bazı durumlarda sorun teşkil edebilmektedir.

Türkçenin yabancı dil olarak öğretilmesine ilişkin sorunlar

Türkçenin yabancı dil olarak öğretilmesine ilişkin pek çok sorun genel olarak yaygın dil eğitiminde bahsedilen problemlerle benzerlik göstermektedir. Yine de, bunlara ek olarak Türkçeyi yabancı dil olarak öğreten öğretmenlerle, Türk dilinin yapısıyla ilgili öğrencilerin karşılaştıkları zorluklarla ve etkili öğretim materyallerine duyulan ihtiyaca ilişkin aşağıdaki konulara da değinmek gerekir.


·                     Türk dili öğretmenlerinin Türkçeyi yabancı dil olarak öğretme konusunda pedagojik anlamda ve ders içeriği anlamında eksikleri olduğu önemli bir sorun olarak vurgulanmaktadır. Örneğin, Türkçeyi yabancı dil olarak öğreten pek çok öğretmen Türkçe öğretimine ilişkin herhangi bir özel eğitim almamıştır; bu öğretmenler kendi isteklerinden ziyade atamayla görevlendirilmişlerdir ve çoğu zaman Türkçeyi yabancı dil olarak öğretmeyi gelecek vadeden bir kariyer fırsatı olarak görmemektedirler. Buna ek olarak, bu öğretmenler modern öğretim yaklaşımlarını benimsemekten ziyade genellikle geleneksel yöntemlerle dil öğretimi yapmaktadırlar.
·                     İngilizceyi anadili olarak kullanan ve yabancı dil olarak öğretenlerde olduğu gibi, Türkçeyi yabancı dil olarak öğreten öğretmenler de çoğu zaman hedef dili öğrenmekte olan öğrencilerin bu süreçte karşılaşabilecekleri problemlerle ilgili tatminkar açıklamalar yapabilme ya da bu problemleri önceden tahmin edebilme noktasında yeterli Türkçe bilgisinden yoksundurlar.
·                     Türk dilinin telaffuz, kelime bilgisi, ünlü uyumu, cümle yapısı, ekleme ve fiil çekimi gibi açılardan Türkçeyi yabancı dil olarak öğrenenler için bazı zorluklara sebep olabilmektedir.
·                     Yabancı dil eğitimi alanında Türkiye’de mevcut olan öğretim materyallerinin kalitesi ciddi anlamda bir eleştiri konusudur ve aynı zamanda Türkçenin yabancı dil olarak öğretimiyle ilgili yazılan kitaplar da bu eleştiriden payını almaktadır.

Tartışmalar Neticesinde Ortaya Çıkan Öneriler

¨    Yaygın eğitimin MEB tanımında “örgün eğitime hiç girmemiş veya ayrılmış bireyleri” içerdiği ifadesi kullanılmaktadır. Oysaki örgün eğitim ile yaygın eğitim ayrı düşünülmemeli ve paralel olarak yürütülebilecekleri bilinmelidir.

¨  Avrupa Dilleri Öğretimi Ortak Çerçeve Programı ve Avrupa Dil Portfolyosunun kullanımının yabancı dil kurslarımızda yaygınlaştırılması ve akreditasyonunun sağlanması gerekmektedir.

¨    Ülkemizde sertifika konusunda bir denetimsizlik mevcuttur. MEB’in onay vermediği pek çok sertifika bulunmaktadır. Belli standartlara bağlı kalmadan verilen bu belgelerin kontrolünü sağlama adına kaldırılmış olan TCK 263. maddesinin yeniden getirilmesi düşünülmelidir.

¨    5580 Sayılı Yasaya tabi kurumların KOSGEB Teşviklerinden yararlandırılması sağlanmalıdır.

¨    Yabancı Dil eğitimini geliştirmek için KDV İndirimi vb. teşvikler sağlanmalıdır.

¨  Çalıştayımıza katılan ÖZ-KUR-DER yöneticileri, itirazlarına rağmen 5580 Sayılı Yasada Hizmet içi Eğitim Merkezlerinin, ayrı bir yer tutup farklı personel görevlendirmeleri gerektiği düşünüldüğünden, kurslardan ayrı bir tanım olarak yer aldığını belirtmişlerdir. KOSGEB, İŞKUR, belediyeler, üniversitelerin kontrolsüz ve denetimsiz olarak kurumlardan haksız rekabetle öğrenci çekmesi sonucunda bazı kurumların ekonomik sıkıntıya düştüğünden bu açığı kapatmak için hizmet içi eğitim merkezi açmak yerine kayıt dışı olarak şirketlere,  fabrikalara ve diğer kurum ve kuruluşlara hizmet içi eğitim faaliyetlerini mevcut kurslarından sürdürdüklerini açıklamışlardır. Ancak bu kayıt dışılığı tespit etmenin mümkün olmadığını da eklemişlerdir. İlgililer, zaten hizmet içi eğitim merkezlerinden aranan şartların muhtelif kurslarda mevcut olduğunu belirtmişler ve mali açıdan, SGK ve diğer yönlerden kurumları kayıt altına almanın tek çözüm yolunun 5580 Sayılı Yasada yeniden düzenleme yaparak kurslar ve hizmet içi eğitim merkezlerinin birleştirilmesinin olduğu kanaatlerini paylaşmışlardır.

¨    Yabancı uyruklu kişilere Türkçe öğretiminde 5580 sayılı yasaya tabi kurumların verdiği MEB onaylı belgelerin çeşitli kurum ve kuruluşlarla birlikte YÖK’de de geçerli olması sağlanmalıdır.

¨    Yabancı Dil kursları veren özel kurumların desteklenmesi sağlanmalı; bu amaçla özel kurumlardan belge alan kursiyerlerden (MEB yabancı dil sınavlarının ulusal çerçevede merkezi sistem ağının geliştirilerek ve ciddi yapılarak) Yüksek Öğrenimde eğitim görenlerinin yabancı dil dersinden muaf olmaları sağlanmalıdır (Sınav geçme notu yönünden ve/veya hazırlık atlama yönünden).

¨    MEB bünyesinde resmi okullarda çalışan lisans mezunu yabancı dil öğretmenlerinin 1.,2., ve 3. derecede kalkınmada öncelikli bölgelerdeki kurslarda mesai saatleri dışında çalışmalarına izin verilmelidir.

¨    Türkçe öğretimi sınırlı sayıdaki TÖMER ve Yunus Emre Enstitüsü merkezleri ile yaygınlaştırılamaz. Türkçenin yabancı dil olarak öğretimine yönelik lisans programları açılmalı; bu alanda açılmakta olan yüksek lisans ve doktora programlarının sayısı artırılmalıdır. Böylelikle, nitelikli yabancı dil olarak Türkçe öğretmenleri yetişecektir. Bu nitelikli insan gücü ile bu alandaki diğer problemlere de (ihtiyaca yönelik materyal hazırlanması, öğretim yöntem ve tekniklerinin iyileştirilmesi, öğretme ortamının ve öğrenci motivasyonunun organizasyonu) çözümler üretilebilecektir.

¨    Yabancı dil olarak Türkçe bilgisine yönelik uluslararası kabul görürlüğe sahip bir sınav geliştirilmelidir.

¨ İsteyen yabancı dil kurslarımız kursiyerlerden ücret alarak eğitim öğretim yapma sistemi yerine, Almanya gibi Halk Eğitim Merkezi olarak, ya da özel okulların devreye girmesiyle devletimizden hizmet satın alınması yöntemini taahhütname vererek seçebilirler.

¨ MEB bünyesinde resmi okullarda çalışan lisans mezunu yabancı dil öğretmenlerine 1, 2, 3 dereceli kalkınmada öncelikli bölgelerdeki kurslarda mesai saatleri dışında çalışma izni verilmelidir.











Komisyon 3: Yayımcılar Komisyonu

Oturum Başkanı: Yrd. Doç. Dr. Hüseyin ÖZ (Hacettepe Üniversitesi)



2000’li yılların başından beri birçok ülke, erken yaştaki öğrencilere yönelik yabancı dil öğretim programı (müfredat) hazırlayarak yabancı dil eğitim sistemlerini yeniden yapılandırmış ve yeni eğitim reformlarını hayata geçirmişlerdir.  Örneğin, Lüksemburg, Malta, İspanya’da 3. yaşta, Belçika, Yunanistan, İtalya ve Portekiz’de 6. yaşta, Fransa ve Polonya’da 7. yaştan itibaren İngilizce yabancı dil olarak okutulmaktadır. Uluslararası bilimsel literatür bulguları ve özellikle Avrupa ülkelerinde meydana gelen gelişmeler göz önüne alınarak ülkemizde de yabancı dil olarak İngilizce öğretim programında köklü değişiklikler yapılması çok olumlu bir gelişmedir. Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı tarafından hazırlattırılan İlköğretim Kurumları İngilizce Dersi Öğretim Programı, 2013-2014 Öğretim Yılından itibaren 2 ve 5. sınıflarda uygulanmaya başlanmıştır. 2014-2015 Öğretim Yılından itibaren 3, 4, 6 ve 7. sınıflarda; 2015-2016 Öğretim Yılından itibaren 8. sınıflarda uygulanacaktır. Dolayısıyla, pek çok Avrupa Birliği ülkesinde olduğu gibi, ülkemizde de yabancı dil eğitiminin erken yaşlarda (6-6.5 yaş) başladığı bir döneme girilmiştir.

Yabancı dil eğitimine erken yaşta başlanılması çok dikkatle ele alınması gereken bir konudur. Öğrencilerin erken yaşta yabancı dil öğrenmeye başlamaları yeterli olmadığı gibi, yabancı dil öğreneceklerinin de garantisi değildir. Avrupa Birliği’ne üyelik sürecinde pek çok alanda yol kat eden ülkemizde,


·                     Yabancı dili de temel bir ders olarak konumlandırmak,
·                     Sınıf mevcutlarını azaltmak,
·                     Müfredatta dil öğretimine fiilen daha fazla saat ayırmak,
·                     Uygulanan müfredatı periyodik olarak değerlendirerek gerekli güncellemeleri yapmak,
·                     Öğrencilerin ihtiyaçlarına yönelik ders malzemesi üretmek, değerlendirmek ve alternatif ölçme-değerlendirme yöntemleri uygulamak,
·                     Erken yaşta öğrencilere yabancı dil dersi verecek formasyona sahip donanımlı yabancı dil öğretmenleri yetiştirmek,
·                     Öğretmen atamalarında uluslararası yabancı dil öğretmen yeterliklerini benimseyen ölçütler uygulamak,
·                     Öğretmenleri geleneksel hizmet içi eğitim etkinliklerinin dışında sürekli mesleki gelişim uygulamalarına dâhil etmek ve
·                     Bütün bunları iyi öğretim, etkin öğrenme ortamı ve öğrenimde süreklilik yoluyla desteklemek gerekmektedir.

Ülkemiz okullarında yabancı dil öğretiminde en önemli sorunlardan birisi de, yabancı dil ders kitapları ve yardımcı ders kitaplarının seçimidir. MEB Talim ve Terbiye Kurulu tarafından ders kitapları ve materyallerinin değerlendirilmesinde geliştirilen yeni sistem ve buna bağlı ölçütler öğretim programının hayata geçirilmesinde önemlidir.



Yabancı Dil Ders Kitapları ve Yardımcı Kaynaklar Konusunda Öneriler

Kongreye katılan yayımcıların, yabancı dil ders kitapları ve yardımcı kaynaklar konusunda karşılaştıkları sorunlar görüşüldü ve çözüm önerileri sunuldu. Bu sektörde çalışan yayımcılar son on yılda %50 azalmış, bu nedenle sektör zor bir sürece girmiştir. Bütün kitaplar fikri emekle meydana getirildiği için ders kitaplarının da telif haklarına dayanması gerekmektedir. Ayrıca, ders kitaplarının ihalesinde MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı mevcut kamu ihale kanununun dışına çıkmalıdır. Bu bağlamda, uluslararası pazarlama imkânları da olmayan Türk yayımcılar, FATİH projesinin gerçekleşebilmesi ve okullarda başarılı biçimde kullanılabilmesine yönelik içerik hazırlayabileceklerini, proje kapsamında kullanılacak eğitsel içeriklerin üretilebilmesi için ARGE-KOSGEB bağlamında kendilerine teşvik ve kaynak imkânı verilebileceğini belirttiler.

Kongrede koşulları uygun olan okullarda İngilizce ders saatinin 18’e kadar çıkartılabileceğini beyan eden MEB yetkililerinin ifadelerine istinaden, yayımcılar söz konusu yoğun saat uygulamasını gerçekleştirebilecek okullarda bakanlıkça verilen ders kitaplarının yeterli olmayacağını, yardımcı ders kitapları kullanılması gerektiğini, bunun öğrenciler açısından da anayasal bir hak olduğunu işaret etmektedirler.

MEB Temel Eğitim Genel Müdürlüğü’nün 21 Ekim 2013 tarih ve 2994840 sayılı “Ders Kitabı Dışında Kullanılacak Yardımcı Eğitim Araçları” konulu yazısı ile öğretmen ve öğrencilere dağıtımı yapılan ders kitaplarının dışındaki diğer yardımcı ders araçlarının öğrencilere aldırılmaması, kullanımı konusunda zorlayıcı tutum içerisinde bulunulmaması ve velilere maddi sıkıntı yaratacak uygulamalardan kaçınılması istenmiştir. Bu genelge yardımcı ders kitaplarının kullanımına bariyer oluşturulmuştur, bu süreçte okul yöneticilerinin ve öğretmenlerin yayıncılara karşı tutumlarının değiştiğini söyleyebiliriz.

Yayıncıların sürekli mesleki gelişimlerinin bir parçası olan okullarda kitap tanıtımı ve seminer gibi etkinliklere katılamamaları yine bu sürecin yayıncılar için doğurduğu olumsuz sonuçlardan biri olmuştur. Ayrıca özel okullarda ağırlıklı olarak uluslararası yayınevlerince hazırlanan ders kitaplarının kullanılması öğretmenlere ve yayıncılara bu yayınevleri tarafından sağlanan sürekli mesleki gelişim etkinliklerine katılabilme imkânı sunmaktadır. Bu anlamda, Bakanlığın yabancı kitapların önündeki yasal engeli kaldırmasının bu daire içerisinde faaliyet göstermekte olan kişilerin mesleki gelişimleri için olumlu olacağı düşünülmektedir.
   
Konuyla İlgili Diğer öneriler:




·                     Yerel veya uluslararası yayıncıların kitapları üretmeye başlamadan önce ciddi bir şekilde öğrenci merkezli ihtiyaç analizleri yapmaları gerekmektedir. Bu ihtiyaç analizlerinden toplanan bilgiler İngilizce öğretim prensipleri ile birleştirilerek yayınlar tasarlanmalıdır.

·                     Eğer mümkünse tasarım aşamasında her ünite bir grup öğrenciyle pilot bir çalışmada kullanılmalı ve amaçlanan öğretim hedeflerine ulaşılıp ulaşılamadığı gözlenmelidir. Eğer bu mümkün olmazsa tasarlanan kitapların en az birkaç ünitensi hedef öğrenicilere uygulanmalı beklenen sonucu verip vermediği sınıf gözlem raporlarıyla tespit edilmelidir. Heriki süreçten birinin uygulanması neticesinde tespit edilen eksiklikler yayınlar yeniden geliştirme sürecine tabi tutularak giderilmelidir.

·                     Kitapların ihtiyaçlara göre farklı şekillerde tasarlanması gerekmektedir. Örneğin haftalık 6 saat İngilizce dersi olan bir kurumla haftalık 10 saat İngilizce dersi olan kurumların müfredat hedefleri aynı olmamalıdır. Bu durum beraberinde tüm Türkiye'de uygulanacak olan genel seviye tespit sınavlarında da göz önünde bulundurulmalı. Okullar eğitimlerine göre kategorilere ayrılmalı ve bu kategorilere uygun sorulara muhatap olmalıdır.

·                     Yerli veya yabancı kitaplarda temel prensip olarak öğrencileri; öğrenmeye, düşünmeye ve dili kullanmaya yönlendirecek ilginç, eğlenceli ve zengin içerikler tercih eilmelidir.

·                     Yayımlarda yer alan etkinlikler ve alıştırmalar öğrencileri düşünmeye, yorumlamaya, anlamaya ve üretmeye sevk edecek çalışma ve görevlerden oluşmalı. Öğrencilerin kendi dünyaları ve sosyal çevreleri ile görsel - işitsel -duygusal ilişkilendirmeler yapabilecekleri kapsamda olmalıdır. Etkinlikler az zamanda çok öğretmeye çalışıp az öğrenilen tipte değil yeteri kadar zaman ayrıldığında istenilen düzeyde öğrenmeyi sağlayıcı ve pratikte kullanılabilir olmalıdır.

  





Komisyon 4: Öğretmen Eğitimi Komisyonu

Oturum Başkanı: Yrd. Doç. Dr. Perihan SAVAŞ (Orta Doğu Teknik Üniversitesi)



Ülkemizde yabancı dil öğrenme başarısını arttırmak adına TOBB 5. Eğitim Kongresinde çok fazla yinelenen bazı öneriler sunulmuştur. Bu öneriler yabancı dil öğretmeni yetiştirmedeki izdüşümleri ile incelendiğinde aşağıdaki önerilerde bulunabiliriz:


·                     Öğrencilerimizin yabancı dili kullanmaya “ihtiyaç” duymalarını sağlamak. Yabancı dili öğrencilerimiz en fazla sınıfta duyma imkanına sahiptirler. Sınıf dışında ise yabancı dile erişim sadece televizyon ve bilgisayar yolu ile olabilmektedir. Bu erişim de tek yönlü olmakta ve yabancı dille iki yönlü iletişimi sağlamakta yetersiz kalmaktadır. Bu yüzden hem sınıf içinde hem de sınıf dışında öğrencilerimizin yabancı dili kullanmaları için olanaklar arttırılmalıdır. Yabancı dilin gelişmesinde en önemli etken yeterli pratik yapmaktır. Bu da ancak sınıf içinde sadece öğrenilen yabancı dilin öğretmen ve öğrenciler tarafından kullanılabilmesi ile mümkündür. Bu yüzden yabancı dil sınıflarında öğretmenlerin ve öğrencilerin yabancı dili kullanmaları sağlanmalı, denetlenmeli ve teşvik edilmelidir.
·                     Öğrencilerimizin yabancı dili kullanmalarında hata yapmaktan çekinmemeleri. Yabancı dil öğrenmede öğrencilerimizin karşılaştığı en büyük zorluklardan biri de yabancı dili kullanırken hata yapmaktan çekinmeleridir. Fakat yabancı dili daha çabuk ve motiveli bir şekilde öğrenmek için öğrencilerin özellikle konuşmalarında doğru dilbilgisi kullanmaktan çok iletişimlerinin ve iletişimlerinde verdikleri mesajın anlamına ve kalitesine önem vermeleri gerekmektedir. Hata yapmaktan çekinen öğrenciler yabancı dili kullanmak konusunda hata yapmaktan çekinmeyen öğrencilere oranla daha geç ve zor öğrenmektedirler. Bu yüzden yabancı dil öğretmenleri özellikle yabancı dilde konuşma aktivitelerinin sayısını arttırmalı ve bu aktiviteler sırasında öğrencilerin hatalarını hoş görmeli. Öğrenciler tarafından yapılan genel ortak hatalar öğretmen tarafından not alınmalı ve bunlar öğrencilerin kimliklerine gönderme yapmadan ayrı bir derste işlenmeli ve düzeltilmelidir. Ayrıca öğrencilerin arkadaşları tarafından yaptıkları hatalar yüzünden eleştirilmeleri de yabancı dilde başlangıçta hata yapmanın doğal olduğu belirtilerek önlenmeli ve yabancı dil sınıflarında yapılan hatalara hoşgörü ortamında öğrenme sürecinin bir parçası olarak görülmesi sağlanmalı. Bu anlayışın da gerek hizmet öncesi gerek hizmet içi öğretmen eğitimi programlarında yabancı dil öğretmenlerine aşılanması gerekmektedir.
·                     Dil sınıflarındaki öğrenci sayısının azaltılması. Yabancı dil öğrenmedeki başarı yabancı dil kullanımının fazlalığı ile doğru orantılıdır. Öğrenciler öğretmenleri, sınıf arkadaşları ve yabancı dil öğrenme materyalleri ile ne kadar çok yabancı dilde etkileşim içinde olurlarsa yabancı dil öğrenme o kadar başarılı, çabuk ve sorunsuz olacaktır. Etkileşimin kalitesinin ve miktarının artması ise büyük ölçüde yabancı dil sınıflarındaki öğrenci sayısının makul bir sayı olmasına bağlıdır. Yabancı dil sınıflarındaki öğrenci sayısı 20 öğrenciyi geçmemelidir. Buna bağlı olarak Eğitim Fakültelerindeki Yabancı Dil Eğitimi bölümlerinde bulunan yabancı dil öğretmen adaylarının eğitim gördüğü sınıflar da en fazla 20 kişilik olmalıdır. Böylece yabancı dil öğretmen adayları hem daha fazla yabancı dil öğretmenliği uygulama pratiği yapabileceklerdir hem de ileride kendi sınıflarında öğrencilerine uygulayacakları eğitimi bu sayıya göre modelleyebileceklerdir.
·                     Teknolojinin dil öğrenmeyi desteklemesi. Teknolojinin kullanımı yabancı dil öğrenmeyi büyük ölçüde desteklemektedir. Bunun en temel sebeplerinden biri özellikle bilgisayar teknolojisi sayesinde yabancı dilöğrencilerinin öğrendikleri yabancı dilin konuşulduğu ülkelerdeki kişilere, hayat tarzına ve kültürlere daha çabuk ve fazla ulaşma imkanı sağlamalarıdır. Ayrıca özellikle ortaöğretim ve üniversite seviyesinde yabancı dil öğrenen öğrenciler günlük yaşamlarında da teknolojiyi kullanmaktadırlar. Bu yüzden teknoloji ile yabancı dil öğrenme öğrencilere daha anlamlı gelmekte ve dili öğrenmede motivasyonları daha da artmaktadır. Teknoloji ile yabancı dil öğrenmenin faydalarından yararlanabilmek için özellikle hizmet öncesi yabancı dil öğretmen yetiştirme programlarında sunulan her derste teknoloji kullanımı örneklendirilmeli ve teşvik edilmelidir. Yabancı dil öğretmenlerinin öğrenci olarak teknoloji ile öğrenmeyi tecrübe etmemesi daha sonra teknoloji ile öğretme istek ve becerilerini kısıtlamaktadır. Bu yüzden öğretmen eğitimcileri de lisans programlarında teknoloji kullanımına destek vermelidirler.
·                     Yabancı dil öğretmenin ana amacı yabancı dilde iletişim ise iletişim becerilerinin (dinleme-konuşma) öncelikli olarak ölçülmesi. Ülkemizde yabancı dil öğrenimi ve kullanımı konusunda karşılaşılan sorunların başında yabancı dilde sözlü iletişim kuramama gelmektedir. Genel olarak yabancı dilde dilbilgisi ve kelime öğrenme belli bir seviyeye kadar gelişmekte fakat bu gelişim konuşma ve dinleme becerilerine aktarılamaktadır. Bu sorunun çok yönlü sebepleri olmasının yanında en önemli sebep konuşma becerisinin okullarımızda, öğretmen atamalarında veya diğer alanlarda değerlendirilmemesi ve ölçülmemesidir. Düzenli ve resmi değerlendirilmesi veya notlandırılması olmayan bilgiye sahip olunmasının ya da becerisinin gelişmesinin hem öğrencilerin hem de öğretmenlerin motivasyonları açısından mümkün olması beklenemez. Bu yüzden hem ilköğretim ve ortaöğretim yabancı dil sınıflarında hem de yabancı dil ile öğrenci kabul eden lisans programlarına girişte konuşma becerisinin seviyesinin ölçülmesi gerekmektedir. Bu ölçümlerde objektif değerlendirilme sağlanması adına video gibi teknolojik araçlardan yardım alınabilir. Aynı sistem yabancı dil öğretmeni yetiştirme ve atama süreçlerinde de kullanılmalıdır.

Yabancı dil öğretmeni yetiştirme başarısının arttırılması için ayrıca direk öğretmen yetiştirme programlarına yönelik proje önerilerinin sunulmasında fayda vardır. Bu önerilerden bazıları aşağıda sıralanmıştır:


·                     Eğitim Fakültelerindeki uygulama dersleri hem öğretmen eğitimcileri hem de mentor öğretmenler için daha cazip hale getirilmelidir. Öğretmen yetiştirmede en önemli derslerin başında gelen uygulama dersleri bölümde bu dersleri veren öğretim elemanları için şu anda diğer derslere oranla daha az puan, daha az ek ders ücreti ve daha çok zaman harcama anlamına gelmektedir. Bu derslerin yararı ve önemine inansalar da bazı öğretim elemanları bu tip zorluklar yüzünden uygulama derslerine gereken önemi vermemektedirler. Bu dersleri öğretim elemanları tarafından tercih edilen dersler haline getirebilmek için puanları arttırılmalı, mümkünse ders ücretleri fazlalaştırılmalıdır. Ayrıca, bu dersleri veren öğretim elemanlarının ders yüklerinin bir ders eksilmesi sağlanabilir. Bu gibi imkânlar mentor hocalara da sağlanabilir. Böylece uygulama dersleri iş yükü açısından bir ağırlık değil ama sadece kaliteli öğretim elemanlarının ve mentor öğretmenlerin verebileceği bir rekabet ortamında tercih edilen dersler konumuna getirilebilir.
·                     Ülkemizde çok güçlü konumda olan özel sektörün özellikle Eğitim Fakültesindeki Yabancı Diller Eğitimi Bölümlerine daha düzenli ve fazla destek vermeleri sağlanmalıdır. Bunun örnekleri yurtdışında mevcuttur. Bir ülkenin eğitim fakülteleri bir ülkenin bilgi ve algı ağını doğrudan etkiler. Eğer öğretmen adayları belli bir ürün ve yaklaşımı benimserlerse bunlar ülkenin genelindeki her kesimden öğrenciye transfer olacaktır. Bunun bilinci ile özel sektör ürünlerini, projelerini veya maddi desteklerini özellikle eğitim fakültelerine yöneltmeli ve kısa vadeli şirket başarıları veya reklam bütçeleri yerine uzun süreli fakat kalıcı ürün ve vizyon paylaşmalarına yönelmelidirler. Ayrıca nitelikli yabancı dil bilen bireylere en fazla özel sektörde ihtiyaç duyulmaktadır. Eğer özel sektör firmaları yabancı dil öğretimi bölümlerine maddi ve proje olarak destek verirlerse kendi insan kaynakları gücüne de yatırım yapmış olacaklardır.
·                     Özellikle hizmet içi yabancı dil öğretmen eğitimi programları organize edilirken ve sunulurken yetişkin öğrenimi (Andragogy, Knowles, 1980) prensipleri göz önünde bulundurulmalıdır. Yetişkin bireylerin öğrenimi çocukların ve genç öğrencilerin öğrenimlerinden farklılık göstermektedir. Bu farklılıklar göz önünde bulundurulmadan hazırlanan birçok hizmet içi öğretmen yetiştirme programı öğretmenler tarafında kabul görmemektedir. Bir öğrenci gibi hitap edilmek yerine öğretmenler meslekteki bilgi, beceri ve birikimlerinin dikkate alındığı ve üzerine inşa edildiği program ve materyaller ile hizmet içi eğitim almalıdırlar.
·                     Yabancı dil öğretmeni yetiştirmede internet, video ve diğer görsel medya ile daha fazla teknolojik araçlar kullanılmalıdır. Ayrıca internet yolu ile gerek ulusal gerek uluslararası alanda yabancı dil öğretmenlerinin fikir, materyal ve ders planı paylaşmalarını sağlamak için çevrimiçi ortamlar oluşturulmalıdır.
·                     Özellikle sınıf içi araştırmaya istekli yabancı dil öğretmen adaylarına proje ve araştırmalarında maddi ve idari destek sağlanmalı. Mesleki gelişime açık olan öğretmenler yine maddi ve idari yollar ile ödüllendirilmelidirler.

Ülkemizde nitelikli yabancı dil öğretmeni sayısının arttırılması için bir takım sorular ışığında planlamalar yapılmalıdır. Bu sorular yabacı dil öğretmen eğitiminin genel çerçevesini oluşturur ve temel olarak şunlardır:


·                     İdeal yabancı dil öğretmeni nasıl olmalıdır?
·                     İdeal hizmet öncesi/hizmet içi yabancı dil öğretmen eğitimi programı nasıl olmalıdır?
·                     İdeal hizmet öncesi/hizmet içi yabancı dil öğretmeni yeterlilik ölçütleri neler olmalıdır ve nasıl uygulanmalıdır?
·                     İdeal yabancı dil öğretmeni atama/işe alma sistemi nasıl olmalıdır?
·                     İlk dört sorunun cevapları sonucunda kaliteli, dinamik, kendini yenileyen ve paydaşların ihtiyaçlarını karşılayabilen milli bir yabancı dil öğretmen eğitim sisteminin sürdürülebilmesi için ne gibi destek sistemlerineihtiyacımız vardır?

KOMİSYON KATILIMCILARINDAN NİTELİKLİ YABANCI DİL ÖĞRETMENİ YETİŞTİRME KONUSUNDA GELEN ÖNERİ VE GÖRÜŞLER

Hizmet Öncesi Yabancı Dil Öğretmeni Yetiştirme Programlarına Giriş Koşulları Üzerine İyileştirme Önerileri



1.                  Hazırlık sınıfları uygulaması yabancı dil öğretmede oldukça başarılı idi. Hazırlık sınıflarının tekrar uygulanması genel olarak yabancı dil öğrenme ve yabancı dil öğretmeni yetiştirme programlarına giren öğrencilerin dil seviyelerinin artmasına yol açacaktır.
2.                  Yabancı dil öğretmeni yetiştiren lisans programlarına giriş puanı çok düştüğü için YDS yabancı dil bölümünde çok az net alan bir öğrenci dahi yabancı dil öğretmen adayı olabiliyor. Bu sorunun çözülmesi için her yabancı dil eğitimi bölümü kabul edecekleri öğrencilerden bekledikleri minimum yabancı dil net sayısını belirleyip bu sayıya göre bölüme öğrenci kabul edebilir.
3.                  Ortaöğretimde sadece istekli öğrencilere daha fazla saat sunulan yabancı dil sınıfları verilebilir. Herkese eşit yabancı dil öğrenme ders saati verme isteği bazen hem isteksiz hem de istekli öğrencilerin bir arada olmasına ve istekli öğrencilerin kalabalık sınıflar yüzünden yeterli eğitim alamamalarına yol açabilmektedir.
4.                  Yabancı dil öğrenememe sorunun daha çok devlet kurumlarında gözlemlenen bir sorun olduğunu biliyoruz. Bu anlamda, özel kurumlardaki uygulamalar daha fazla incelenmeli, araştırılmalı ve benzer uygulamalar devlet okullarındaki yabancı dil öğretiminin reformu için kullanılmalıdır. Örneğin, özel okulların öğretmen alım süreci şartları farklıdır, öğretmenler öğrenciler ile sadece yabancı dil ile iletişim kuruyorlar ve yabancı dil öğrenme ders saatleri daha fazladır.
5.                  Yabancı dil öğretmeni yetiştiren lisans programlarına öğrenci kabulünde, adayların sadece üniversite sınav notu değil ilköğretim ve ortaöğretim öğrenimi boyunca yabancı dil derslerinden aldığı notlar ve değerlendirme sonuçları da dikkate alınmalıdır.


Hizmet Öncesi Yabancı Dil Öğretmeni Yetiştirme Programlarının İyileştirilmesi Önerileri


1.                  Yabancı dil öğretmeni yetiştiren bölümlerde akademisyenlerin sayıları ve nitelikleri arttırılmalıdır. Öğretmen eğitmenleri özellikle sınıfta yabancı dilin kullanımı konusunda öğretmen adaylarına örnek olmalıdır.
2.                  Öğretmen adaylarının öğretmenlik deneyimleri video çekimi ve kendi performanslarını değerlendirme gibi yöntemlerle sistematik bir şekilde incelenmelidir. Öğretmen yetiştirmede teknolojik araçlar kullanılmalıdır.
3.                  Öğretmen adayları ile alanda çalışan öğretmenler arasında iletişim sağlanmalı. Alanda çalışan öğretmenler, okul sahipleri, yöneticiler hatta öğrenciler ile görüşme imkânlarının oluşturulması için öğretmen eğitimi programlarına dersler konulabilir. Öğretmen adayları eğitimleri boyunca farkında olmadıkları birçok konunun mezuniyetten sonra önemini anlıyorlar. Bu farkındalığın daha erken sağlanabilmesi için alanda çalışan öğretmenler ile sürekli iletişim halinde olmaları faydalı olacaktır. Bunun sağlanabilmesi için MEB, YÖK ve üniversitelerin Eğitim Fakülteleri ortak projeler yapabilirler.
4.                  Hizmet öncesi yabancı dil öğretmen yetiştirme programlarındaki en büyük sorunlardan biri staj (uygulama) dersleri. Bazı yerlerde bu derslere gereken önem verilemiyor. Öğretmen adayları gözlemlere katılmadan, pratik yapmadan sadece imza alıp bir dönem boyunca bu dersi geçebiliyorlar. Bu sorunun çözülmesi için bazı üniversitelerde olduğu gibi öğretmen adaylarının her ders saati için yapması gereken aktiviteleri içeren bir ders materyal dosyası olmalı ve bu dosya düzenli olarak öğretmen eğitimcileri tarafından kontrol edilmelidir. Ayrıca öğretmen adayları mentor öğretmen ve öğretmen eğitiminin onayı ile hazırladıkları ders planlarını uygulamak üzere haftada en az bir saat öğrencilere tek başına ders vermelidir. Bu dersler videoya çekilebilir ve öğretmen adayının uygulaması üzerinde yine mentor öğretmen ve öğretmen eğitimcisi tarafından geribildirim verilebilir.
5.                  Yabancı dil öğretmen adaylarının lisans eğitimleri boyunca bir sene yurtdışında eğitim görebilmeleri hem yabancı dilde telaffuzlarını geliştirecek hem de yabancı dilin kullanıldığı günlük hayatı tanımalarına fırsat verecektir. Yabancı dil öğretmen adaylarının bu mesleğe özel ihtiyaçlarını karşılamak adına bir senelik yurtdışı eğitim tecrübelerinin olmasını sağlamak yurtdışından ülkemize sürekli çalışacak yabancı dil öğretmeni istihdam edilmesinden daha az maddi kaynak gerektirebilir. Özellikle Avrupa Birliği öğrenci değişim programlarında yabancı dil öğretmen adayları için ayrılan kontenjan veya kapasite arttırabilir ve yabancı dil öğretmen adaylarına yönelik özel projeler üretilebilir.
6.                  Yabancı dil öğretmen adaylarının lisans programlarından mezuniyet şartlarına eğitimleri boyunca düzenli olarak tutacakları öğrenme ve öğretme performans dosyalarının değerlendirilmesi de eklenebilir. Ayrıca mezuniyet şartlarına genel not ortalamasının yanında akıcı ve doğru iletişim becerilerinin ölçülmesi için bitirme sözlü sınavı eklenmelidir. Bu sınavın gerçekleştirilmesi için açık yönerge ve değerlendirme kriterleri oluşturulmalı, bunlar öğretmen adayları ile önceden paylaşılmalı ve sonuçlarda fikir ayrılığı olmaması adına sınavlar video ile kayda alınmalıdır.
7.                  Yabancı dil öğretmen adaylarının atamalarında diğer alan öğretmenliklerinden farklı olarak sadece KPSS sınavı değil yabancı dil öğretmen adayının hem dil becerilerini hem de uygulama bilgilerini ölçen atama sistemleri uygulanmalıdır. Özel okullarda bu uygulama zaten mevcuttur. Devlet kurumlarında öğretmen adayı sayısının fazlalığı problemi ise öğretmen adaylarından yabancı dilde konuşarak kaydedecekleri ve neden yabancı dil öğretmek istediklerini, yabancı dil öğrenme ve öğrenmeye bakış açılarını anlatacakları bir ön görüşme videosu ile çözülebilir. Ya da KPDS yerine içinde konuşmanın da ölçüldüğü TOEFL veya IELTS sınav sonuçları istenebilir.



Hizmet İçi Yabancı Dil Öğretmeni Destek Sistemlerinin İyileştirilmesi Önerileri


1.                  Yabancı dil öğretmen hizmet içi seminerlerinin sayısı arttırılmalı ve bu seminerlerin tanıtımları daha etkin bir şekilde yapılmalıdır. Bu seminerlere katılmak isteyen yabancı dil öğretmenlerine idarenin desteği sağlanmalıdır. Yabancı dil öğretmenleri eğer yabancı üniversitelerin desteklediği ücretli hizmet içi seminerlere katılmak isterlerse MEB tarafından maddi olarak ya da terfi yoluyla desteklenmelidir.
2.                  MEB’in daha önce uygulamaya koyduğu “formatör” öğretmenler sistemi oldukça iyiydi. Fakat diğer branşlarda devam etmesine rağmen yabancı dil öğretmenliği alanında bu uygulama devam etmedi. Bu uygulamanın yeniden başlaması ve sistematik olarak devam etmesi faydalı olacaktır.
3.                  Yabancı dil eğitimi alanında birçok çalıştay oluyor fakat öğretmenler ya zaman ya da maddi imkanlar sebebi ile farklı illerden bu çalıştaylara katılamıyorlar. Özellikle kendilerini geliştirmeye istekli yabancı dil öğretmenleri başka illerdeki çalıştay veya seminerlere katılmak için desteklenmelidir.
4.                  Yabancı dil öğretiminde çok fazla pratik yapılmasına, dolayısıyla çok fazla materyal kullanılmasına ihtiyaç vardır. Fakat tek kitap kullanıldığı için destek materyalleri yetersiz kalmaktadır. MEB yabancı dil öğretmenlerinin ana kitap yanında kullanabilecekleri ve onaylanmış yabancı dil kitaplarını bir liste halinde tavsiye edebilir.
5.                  Alanda çalışan yabancı dil öğretmenlerinin değişim programları ile yurtdışında bir yıl çalışmaları için projeler hayata geçirilebilir.

25 November 2013

Öğretmenler Günü

Beni telefonla arayan, yanıma gelen, hatta sürpriz yapan bütün küçük büyük öğrencilerime ayrı ayrı teşekkür ederim. Bana verebileceğiniz en güzel hediye eğitimde göstereceğiniz yüksek başarı ve ülkenize hizmettir. Sizleri seviyorum...

Pazartesi PET grubumun değerli öğrencilerine
Buğra Aydın,
Gizem Düşünceli,
Başak Mısdılıoğlu
Görkem Cangöz,
Utku Dağdeviren,
İrem Sıla Ünlü,
Berfin Başbozkurt,
Berna Özkara,
Başak Bozoğlu,
Çağıl Akbaş,
Verda Zülal Yolcu,
Fidan Ekin Tekin,
Ege Mert Özgürtaş,
Ömer Kutay Mutlu

ayrıca TEŞEKKÜR EDERİM.

13 November 2013

Next To Me - Vazquez Sounds (Cover)





When the money's spent and all my friends have vanished
And I can't seem to find no help or love for free
I know there's no need for me to panic
Cause I'll find him, I'll find him next to me

When the skies are grey and all the doors are closing
And the rising pressure makes it hard to breathe
Well, all I need is a hand to stop the tears from falling
I will find him, will find him next to me

Next to me ooh, ooh
Next to me ooh, ooh
Next to me ooh, ooh
You will find him, you'll find him next to me

When the end has come and buildings falling down fast
When we spoilt the land and dried up all the sea
When everyone has lost their heads around us
You will find him you'll find him next to me

Never in my life have I met someone like him
I'm blown away by his love for me
If you ever wonder where it is you'll find him
You will find him, you will find him next to me

By British singer Emeli Sande

6 November 2013

Gecelerin hesabını kimlere sorarım

Uzun zamandır hasret kaldım yüzüne
Muhtacım inan senin bir tek sözüne
Yalvarsam ağlasam kapansam dizine
Döner miyiz yine eski günlere

Yine eskisi gibi beraber olsak
Ne olur sanki geçenleri unutsak
Hayat bitse dünya dursa
Ölüm bile olsa biz ayrılmasak

Söyle buldun mu aradığın aşkı söyle
Yoksa yalnız mısın sen yine
Benim gibi boynu bükük
Gözü yaşlı tek başına

Söyle buldun mu aradığın aşkı söyle
Yoksa yalnız mısın sen yine
Benim gibi boynu bükük
Gözü yaşlı tek başına....

Serenay Sarıkaya'nın ağzından dinledim...
Üstüne de Yalnızlık Senfonisini dinlemek bir başka olur...

Anladım sonu yok yalnızlığın
Her gün çoğalacak
Her zaman böyle miydi bilmiyorum
Sanki dokunulmazdı çocukken ağlamak
Alışır her insan
Alışır zamanla kırılıp incinmeye
Çünkü olağan yıkılıp yıkılıp yeniden ayağa kalkmak…
Yalnızlığım yollarıma pusu kurmuş beklemekte
Acılar gözlerini dikmiş üstüme nöbette
Bekliyorum, bekliyorum, bekliyorum
Hadi gelin üstüme korkmuyorum
Bulutlar yüklü ha yağdı ha yağacak üstümüze
Hasret yokluğunla ben baş başayız nihayet...

Sanırım biz yenildik...

30 October 2013

29 Ekim 2013


Cumhuriyetimi çok seviyorum, ülkemi çok seviyorum. İyi ki varsınız, sensiz ne nefes alır nede düşüncelerimi haykırabilirdim. Nice mutlu CUMHURİYET Bayramlarını bu güzel ülkede kutlamak dileğiyle, Ulu Önderim Atatürk, silah arkadaşları ve burada şimdi bu sözleri rahat bir şekilde yazma imkanını, nefes alma imkanını bizlere kazandıran şehitlerimizi saygı ile anıyorum. Teşekkür ederiz. Tanrı Anadolu'yu hiçbir ülkenin boyun duruluğunda tutmasın...

Her zaman canım ülkem, TÜRKİYEM

28 September 2013

Bir FCE vardır FCE dir Ama bir FCE vardır heyşeydir


Radyo dinleyerek otobüsle Kızılay’a doğru gidiyordum. Elimde de bitirmek üzere olduğum kitabım vardı. Hava yağmurluydu. Sabah erken saatte başkente yağmur yağmıştı. Serin havada kitap okumayı severim. Cumhurbaşkanlığındaki protokol yolundan aşağı inerken kulaklığıma gelen kısa mesaj sesiyle kitabımı kapatıp cep telefonuma baktım. Mesaj bir öğrencimden gelmişti. Genellikle aynı ismi kullanan öğrencilerim olduğu için onları ayırt etmek için isimlerinin yanlarına genelde onlara verdiğim eğitim kitabının adını veririm. Örneğin Sinan FCE, Elif KET vb.

Serin havayı, uyuklamamı adeta bozan bu mesaj içime sımsıcak bir enerji verdi. Tarifi mümkün olmayan bu enerji o kadar güçlüydü ki hemen otobüsten inmek gökyüzüne diklemesine uçmak isteyen adeta bir kartaldım. Öğrencim Özge IELTS’in başarısını Anadolu'ya,  Asya'ya bütün dünyaya haykırmak istedim. Arkasından aklıma diğer iki öğrencim daha geldi. Acaba onlarda Özge gibi yüksek bir not almışlar mıydı? Kanatlarım otobüsün içine sığmıyordu, nefesimi dengelemek bu üç öğrencimin başarısını herkese haykırmak istiyordum. Yerimde duramıyordum. Bir başka zevkti bunu inanın anlatamam kendimi bir anada otobüsün dışında bulmuştum, nasıl oldu ama şimdi çok daha iyi nefes alabiliyordum. Dayanamadım Seray IELTS’İ aradım annesinin sesi çok iyiydi Merhaba ben Erkin öğretmen demeden Seray’ın annesi Erkin öğretmenim Serayı veriyorum. Tahmin ettiğim gibi Seray IELTS’in notu çok iyiydi. Telefonu kapadıktan bir süre sonra Selçuk IELTS aradı onunda sonucu mükemmeldi. İnsanlar bu delimi nedir dese de bulvardan aşağı koşan çılgın bir kuştum. Otobüstekine  göre heyecanım olduğundan daha fazlaydı, güçlüydü hareket kabiliyetim artmış bazen insanlara tepeden bakabiliyordum. Hatta insanlara çarpmadan geçebiliyordum. Ben neredeyim? diye düşündüm, bir daha düşündüm.

Çok değil bundan 1,5 ay önce bu öğrencilerimin IELTS’den 9 üzerinden 5 alır demişlerdi! İçimden dedim ki bunlar benim öğrencilerim eğer bunlar benim öğrencilerimse bunu almayacaklar! Nasıl böyle düşük bir notu onlara layık görebilirler diye düşündüm. İşim çok zordu, öğrencilerim Haziran ayında FCE sınavına girmiş ve yorgundular. Okul kapanmış çoktan arkadaşları tatile başlamıştı. Ama biri çıkıp onlara hadi daha bitmedi. Kalk, yetmez, niye bu yaşantıyı kabul edeceksin. Geleceği niye düşünmüyorsunuz diye sordum. Yanıt yoktu! İtiraf edim FCE beni kesmiyordu. FCE’nin Use of English kısmını 2 ayda çok güzel yapmışlar, saysız test olmuşlar, 120 sayfalık hikayeleri daha seri okuyorlar artı gittikleri okulun (Lisede okuyorlar) derslerine ve sınavlarına da giriyorlardı. Bu altı cengaveri IELTS sınavına sokmaya işte o zaman karar vermiştim. Benim için yine zor bir yol vardı. Müdürüme konuyu açtığımda heyecanlıydım. Beni durduracağını düşünüyordum. Sayısını hatırlamıyorum ama sayısız defa masasına gidip çocuklar bu sınava girmeli, bu okulumuz için önemli niye B2 de duracağız niye çocuklarımızı A1 den B2 ye kadar taşımalıyız. Niçin C1 olmasın diye düşünürken de IELTS kitaplarını incelemeye başlamıştım. Her öğrencim için nasıl hangi sayfalar, hangi testler, hangi dinlemeler, ne zaman, nerede şeklinde planlar yapıyordum.

Bu grubum başkaydı, bu grup için ben 3,5 sene önce notere gidip bu öğrencilerimin ortalaması 100 üzerinden 85in altında olursa okuldan istifa edeceğim diye bir kağıda yazı yazmıştım. Noterinde bunu onaylamasını istedim. Noter Bey bu kağıdı müdürün mü istedi diye sorduğunda HAYIR  ben istedim! demiştim. Noter bey bu kağıdı git müdürüne ver oda kasasına kaldırsın demişti!

İşte bu kadar kendilerine güvendiğim bir grubum vardı elimde ve Niye Niye NİYEEE bunlar FCE den B ile geçsinler Niye C1 IELTS belgeleri olmasın diye düşündüm. Ne yazık ki 3 öğrencim bu son yarışa benimle girme kararı aldı. Biliyor musunuz bu üç öğrencime sınava girmelerine 1 hafta kala dedim ki belki istediğiniz notu alamayacaksınız AMA farkın damısınız

SİZ PES ETMEDİNİZ,

SİZ MÜCADELEYE DEVAM ETTİNİZ,

SİZE HAYAL DENİLENİ GERÇEKLEŞTİRMİŞ OLACAKSINIZ,

SİZ İNANDIĞINIZ ŞEYİ YAPACAKSINIZ.

SİZE HİÇKİMSE HAYAL ETME! BU HAYALDEN ÖTE OLMAYACAK DİYEMEYECEK!!,

ÇÜNKÜ SİZ HAYALLERİNZİ GERÇEKLEŞTİRENLER, SİZLER GELECEĞİMİZİN ATATÜRKLERİSİNİZ.

Anadolu’mun bütün insanlarına güveniyorum. Şimdi işinize dönün ve hayallerinizi gerçekleştirin. Siz geleceğin TÜRKİYESİ. Dünyaya TÜRK vatandaşının başarılarını yazdıracak büyük bir ulussunuz.  

ÇÜNKÜ SİZ ARTIK FCE Öğrencisi değil SİZ 9 ÜZERİNDEN 7,5 ALAN IELTS Öğrencilerimiz siniz. ARTIK SİZİN B2 DEĞİL! C1 BELGENİZ VARDIR!! Arkanızdan gelen öğrencilerimiz Özge ablasının, Seray ablasının ve Selçuk ağabeyinin hikayesini dinleyecek. Onlar yaptıysa bende yaparım diyecek! Burası SWAN ENGLISH, burası köşe başındaki bir dil kursu değildir. Burada her gün yeni bir şeyler üreten, aynı şeyleri tekrarlamayan, eskinin üzerine yeni bir şey koyan, deneyimlerden kaçmayan ve en önemlisi burada ben Bİ Lİ YORUM demeyen   öğretmenler var. Çok inanıyorum ki bu öğretmenlerde çok başarılı öğrenciler yetiştirecek. İlk önce siz inanacaksınız, siz oturmayacaksınız, siz araştıracaksınız, araştırdıkça yeni bilgilere ulaşıp onları hemen öğrencilerinizle paylaşacaksınız. Elbette sizden iyi yapanlar olacak. Elbet olacak nasıl benim parmaklarımla senin parmakların aynı değilse ....


Sevgili Selçuk, Özge ve Seray müsaadenizle ben otobüsten iniyorum. Her zaman kalbimde kalacaksınız, bana öğretmenlik hevesini tattırdığınız için teşekkür ederim. Şimdi ben sizi ayakta alkışlıyorum. Çocuklar size iyi yolculuklar.

Öğretmeniniz Erkin YILDIRM
Eylül 2013

17 September 2013

I enjoy Bora's song



 3+1 izlerken Bora Uzer çıktı, İngilizce dili süper  Back in the Dayz, İzlediniz mi? Dinlediniz mi? Check this out. I really like it..

29 August 2013

Dünya nerede hata yapıyor?

1925 yılında 40 ülke Cenevre Protokolünü imzalayarak kimyasal ve biyolojik silahların kullanımını yasaklamıştır. İlginç olan ise bu silahları kullanımının yasaklanması! fakat araştırılması, geliştirilmesi ve depolanmasının serbest bırakılmış olmasıdır. Bütün dünyadaki ülkeler nerede hata yapıyor?

10 August 2013

Creating Bioplastics from Banana Peel

Creating Bioplastics from Banana Peel!
Muz kabuklarindan lastik yapmak!

Would you vote for Elif after you watching her presentation?  I hope you'll like her Project. I loved her Project!!

Mutlu bayramlar

Şeker tadında mutlu bayramlar...

8 August 2013

Barış

Barış dolu bir dünya hayal ediyorum, mutlu bayramlar.

22 July 2013

Trayvon Martin

Bireysel silahlanma daha Amerika'yı karıştırmaya devam edeceğe benziyor. Malumunuz Amerika'nın Florida eyaletinde görülen davada jüri  siyah bir genci öldüren George Zimmerman’ı cinayetten suçsuz buldu. Tam bir sene süren dava hakkında eminim Amerika kanallarını (TV) haberlerini düzenli gece izleyenleriniz bilir. Bu davada yorum yapılabilecek çok nokta olsa da siyah beyaz tartışmasından çok  bana göre şu konu daha önemli oda Amerika'daki bireysel silahlanmaya sınır getirilecek mi getirilmeyecek mi!! Sayın Obama keşke bu silahlanmayı azaltabilse. Amerika'nın geleceği için önemli bir adım atmış olur nedersiniz?

Siyahların suç işlemeye meyilli olduklarını sanmıyorum. Elbette Amerika'da yaşamıyorum ama bir şekilde vakit buldukça gece haberlerini yıllardır izliyorum. Yine tekrarlıyorum, Amerika'nın artık beyaz siyah olayı yerine başka konularla ilgilenebilse çok daha iyi olacak, nedersiniz?

9 July 2013

Ölsem de ğiş mem

Kimseyi görmedim ben
Senden daha güzel
Kimseyi tanımadım ben
Senden daha özel
Kimselere de bakmadım
Aklımdan geçen
Kimseyi tanımadım ben

Senden daha güzel ...

Dün ilk defa burnun kanadı bizi heyecanlandırdın,


Sana nerden rastladım
Oldum derbeder
Kendimi sana sakladım
Senden daha güzel
Kimseleri de takmadım
Ölsem değişmem
Kimseyi tanımadım ben
Senden daha güzel

2 July 2013

Do you need a new job in England?

They are looking for a webmaster, Kew, West London. If you're interested in that job click it  

30 June 2013

Rahmi M. Koç Müzesi


30 Temmuz da yakın dostum Boysan’la beraber Rahmi M.Koç Müzesini dolaştık. Müzede yok yok, bilimsel aletler, raylı ulaşım araçları, havacılık aletleri, oyuncaklar, farklı iletişim araçları daha fazlası mı gidip gezin lütfen. Her yaşa uygun ilginç şeyler bulabileceğiniz müzenin içinde küçük bir restoran da var. Dönem dönem müzede resim, heykel, fotoğraf vb. sergilerinin yapılması için sergi alanının bulunması Ankaralılar ve sanatseverler açısından çok iyi. Bu kültürel müze Ankara'nın ilk sanayi müzesidir. Çengelhan Rahmi M. Koç Müzesi Kanuni Sultan SÜLEYMAN döneminde inşa edilen bir hanın içinde. Tarih kokan bu müzeyi boş bir vaktinizde öğrencileriniz veya çocuklarınızla ziyaret edebilirseniz. 32 odadan oluşan bu müzede muhakkak size ilginç gelecek bir şeyler çıkacaktır.

 

Yakın dostum Boysan ile bu güzel müzeyi pazar günü ziyaret ettik. Hafta sonları değişik mekanları dolaşmak isterseniz bu müzeyi Cumartesi veya Pazar 10.00 ile 18.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz. Eğer 10 kişiden fazla bir grupla giderseniz girişte indirimde yapıyorlar.

 

Dönerken tabi Anadolu medeniyetler müzesini de gezdik. Anadolu Medeniyetler müzesinde tadilat vardı ama yine de gezilmesi gerekir. İyi ki buraları dolaştım. Gezimizin devamını yakında yazmaya devam edeceğim…

16 June 2013

Jack Reacher

Jack Reacher equals 2.35

14 June 2013

Solar panel şarj kontrol cihazı

Elektrik Elektronik  bölümü öğrencisi Muhammet Çelik, bence çok güzel bir projeye el atmış. Solar panel şarj kontrol cihazı ile ülkeye katkısının çok olacağına inanıyorum. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Tekno girişim sermayesi desteği Programı kapsamında 92 bin 450 liralık hibe desteği de almaya hak kazanmış, keşke bu tür yaratıcı gençlerin önü daha fazla açılabilse.

Ülkemde nice çalışkan, yeni fikirleri olan, mucit gençlerimiz var. Keşke Bilim Sanayi ve Teknoloji bakanlığı bunları bulsa ve desteklese. Bunun yanında Anadolu'da keşfedilmeyi bekleyen gençleri de biz öğretmenler bulup onlara ön ayak olmalıyız her şeyi devletten beklememeliyiz. Başka ülkelere bağımlı ülke olmamalıyız!!

Ben bu güzel Anadolu insanına, ve gençliğine güveniyorum, ülkemi çok seviyorum.

13 June 2013

Active Study Dictionary

Dear students,

I'd advise you to buy Active Study Dictionary 5th edition Longman if you read books B1.

Gurur duyduğum FCE sınıfım


Şimdi yazacağım bu metni, 2013 yılı Eylül ayında ESOL Sertifika törenine davet edilen herkese okumak istiyordum, bir mani olmazsa okuyacağım, şimdiden kaleme aldığım yazımı izninizle sizlerle paylaşmak istiyorum.

Sayın Müdürüm, sayın veliler, değerli öğretmenlerim ve değerli öğrencilerim,

Bazı şeyleri hayattayken paylaşmanın gerekliliğine inanan biri olarak 14 kişiyle başladığım yolculuğumu sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu uzun, yorucu bir o kadarda neşeli geçen yolculukta bana eşlik eden bütün öğrencilerimi yürekten kutluyorum.

Her biriyle tanıştığım günü sanki dün gibi hatırlıyorum. Her biri benim için çok değerliydi hala da öyleler. İlk önce İngilizce dilini ve okulu, Swan English’i sevdirdim ama onlar sanırım aşık oldu. Bazılarıyla tanışmam altı, yedi hatta sekiz sene öncesine dayanıyor.

Cambridge sınavlarını her öğrenci yapamaz! Düzenli, aralıksız yaz kış özenli çalışma gerektirir. Uzaktan çok basit görünse de yıl ve yıl zorlaşır. Bazı zamanlar gerçekten öğrenciyi yorar bir o kadarda sıkar. Öğrenci şunu düşüne bilir, Nerden başıma bu belayı sardım? Keşke bu sınavlara başlamasaydım? Çok zor! Olmuyor? Anne ben artık gitmek istemiyorum! Baba İngilizce öğrenince ne olacağım? Of! Kısacası bu sınavlar ve dil öğrenimi uzun bir süreçtir. Bu uzun süreci bir maratona benzetebiliriz. Maratonda koşucular bedenen yorulacağı gibi zihnen de yorulabilirler. Önemli olan maratondan evvel onları yetiştiren öğretmeni iyi dinlemeliler ve öğretmeninin istediklerini eksiksiz bahane bulmadan gece gündüz yapmalılar. Hayatta her istediğimizi gerçekleştirebilseydik sanırım yarın çoğumuz hayattan zevk almazdık. Asıl olan bu maratonda bitiş çizgisine varmak ister birinci ister sonuncu. Ama üzülerek şunu itiraf etmek isterim ki sekiz öğrencim bitiş çizgisine gelmeden pes etti!. Bir şansım daha olsaydı emin olun ki bu sekizini de bitiş çizgisine taşımak için elimden geleni yapardım. Ne yapar eder gerekirse sırtımda taşır bu zevki bir kerede olsa onlara yaşatırdım. Ummadığınız kadar üzgünüm! Bazıları Starters da bazıları Movers bazıları Flyers bazıları da Ket bazıları da PET sınavından sonra pes etti. Elbette bazılarının çok haklı gerekçeleri vardı. Ailesinin tayini, üniversite sınavı vb.

Bu büyük maratonun sonuna çok az kaldı. Yaklaşık üç gün sonra hırs, azim, her gün ailesi, sevdikleri ve geleceği için çalışan bu altı çok değerli öğrencimden dördü FCE sınavına girecek.

Elbette öğretmenleri olarak aklınıza gelmeyecek zorluklar yaşadım. Az uyduğum günler oldu,

zamansızlıktan zorlandım, yoruldum ama havluyu asla atmadım! Neden mi?  Çünkü karşımda ülkemin geleceği vardı. Bir mimar, bir konsolos, üç doktor, bir uçak mühendisi, ….

Müsaadenizle sınıfımın aldığı ortalamalardan bahsetmek istiyorum.

2010 senesinde Ket sınavından 85 ortalama istedim 94 ortalama çıkardılar.

2011 senesinde Pet sınavından 80 ortalama istedim 86 ortalama çıkardılar.

Şimdide 2013 yılında öğrencilerimin ortalamasının 75 ve üzeri olacağına inanıyorum.

Şunu da atlamadan geçemeyeceğim, bu güzel sınıfın başarısında bana olan desteğini her gün gösteren değerli aileleri ayrıca kutluyor, en derin şükran ve saygılarımı kabul etmelerini istiyorum. Bana doldu dolu mutlu bir o kadarda heyecanlı yıllar geçirten çocuklarınızı emanet ettiniz, teşekkür ederim. Emanetinizi size Eylül ayında iade edeceğim.  Yüksek başarılara imza atan Swan dil okulunun 2013 FCE öğrencilerini asla unutmayacağıma söz veriyorum.

Biliyorum zamanım doluyor. Bu güzel okulda geçirdiğim her dakika için Tanrıya minnet duyuyorum, şükrediyorum çünkü geri dönemeyeceğim. Önümde tek bir grubum kaldı, umut ediyorum onlarda FCE sınıfındaki abla ve ağabeyleri gibi çok ama çok çalışarak hayatlarını kurtarırlar çünkü dönüşü olmayan zor bir yolda koşuyorlar.

Sayın okuyucular lütfen bu adları bir yere yazın, çünkü onlar bizlerin geleceği, çünkü onlar yarınların önemli adamları… Okulumuzun asla unutmayacağı başarılı öğrencileri…

Selçuk GÜLEÇ, aslanım, gönül adamı olacaksın, a man in black:)

Özgegül DÖNMEZ, eminim benden sonrada o şarkıları dinleyeceksin, şarkıları dinledikçe yanında olacağım

Esra ÖNCEL, en yaratıcı binaları çizmeyi unutma, dansın kadar çizdiğin binaları da konuştur. Ne zaman o binalara hayranlıkla bakacaklar işte o zaman annen ve baban kadar bende çok mutlu olacağım.

Ufuk BOZOĞLU, senin en büyük hazinen dürüstlüğün

Başak ULUTAŞ, yaptıklarını değil yapacaklarını düşün, ne yapıyorsan yap ama en iyisini yap.

Seray SOYLU, sakın gözlerin yaşarmasın, ne zaman dimdik durmayı öğreneceksin, hayatta kalmayı becereceksin işte o zaman yüzler binler seni dinleyecek, bende seni dinleyenlerin arasında olacağım.

Bunları okuduğunuzda belki yanınızda olamayacağım, belki çoook uzaklarda olacağım. Ama şunu biliyorum sizden sonraki yüzler, binler sizin gibi olmak için koşturacak işte o zaman iyi bir şeyler yapmış olacağız.

İngilizce öğretmeniniz Erkin YILDIRIM

p.s: My Queen lütfen bu ablalar ve ağabeyler gibi çalış olur mu. Onlar yapılması zoru başarmayı denediler…
 

11 June 2013

Yaz tatili

Tati tatil tatil seni çok özledim tatil:)))

8 June 2013

Çakallarla Dans 2, az gülmek için belki

Çöl, çöl, çöl, çöl, çöl, çöl babo
Su yok, yol yok, derman yok
Kum, kum, kum, kum, kum, kum babo
Kum gibi dert var derman yok ...

2 June 2013

Just pay 5 TL

We must take care of our nature in TURKIYE and in the World.

30 May 2013

To my love

Dear my love,
Happy Birthday to you...

23 April 2013

23 April National Sovereignty and Children's Day in TURKIYE

We, as Turkish Children will always remember Atatürk and follow his principles

8 March 2013

8 Mart Dünya Kadınlar Günü

Dünya Kadınlar gününüz kutlu olsun.

7 March 2013

Sinpaş Altın Oran


Arkadaşım ve eski öğrencim Gökhan’ı ofisinde ziyaret ettim. Kendisi SinpaşAltın Oran'da mimar olarak çalışıyor. İki buçuk saate yakın beraber gezdik dolaştık. Paftalar üzerinde maket binaları gösterdikten sonra yapılan binaları gösterdi. Örnek daireleri dolaştırdı. Çizimi, planlaması kendisine bırakılan sky walk yürüyüş alanını ve orada kurulacak alışveriş merkezini anlattı. Dinlemeye doyamadım, Ankara’ya süper süper konutlar hazırlıyorlar.

 Modern binalar, teleferik (en son K.örende görmüştüm, burada da olacak!:)) büyük havuz manzaralı evler, her bütçeye uygun daireler var. Bu alan ağaçlandı mı süper bir doğa manzarasına sahip olacağına inanıyorum. Herkesin şimdiden ellerine sağlık… Tabiî ki Gökhan’ı ayrıca tebrik ediyorum ve umuyorum ülkemde güzel yerlerde nadide çalışmalarda imzası olacak.

8 February 2013

Happy Birthday

Happy Birthday to you My Queen...  I'll love you forever.

9 January 2013

Heart

Why do we close our eyes when we pray? When we cry? When we dream? or When we kiss? because we know that the most beautiful things in life are not seen but felt by heart

5 January 2013

Common Fruit :)

Our common fruit, our baby is non-transferable and both of us are equally interested in our baby. I always see my queen at noon, on weekdays and her mum sees her every evening. My precious wife sees her all day on weekends as well. The queen is already asleep when I arrived in the evenings :(((. My wife is very lucky to see our daughter at least a full day at weekend. I cannot see her at weekend!. My Queen just lives in my poems which I recently wrote at night. My biggest dream is to spend time with my daughter!.

4 January 2013

See you next morning


I’m looking at your photographs from the archive
I see, how quickly the time has passed!
I’ve been looking at your photographs for two hours



It’s night time, 0.50 pm!
A few minutes ago I looked at both of you ...
Both of you are sleeping
Have sweet dreams!.

I would like to see both of these beautiful ladies in the morning

Then I have a happy face :))

E.Y

3 January 2013

Uyan Kızım


Ceylan gibi yüzün olsun
Selvi gibi boyun olsun
Talihin hep açık olsun
Uyan güzel kızım uyan melek kızım
Uyan canım kızım uyan uyan
Uyan güzel kızım uyan melek kızım
Uyan canım kızım uyan uyan

Akan sular ömrün olsun
Rüyalarım senin olsun
Annen sana kurban olsun
Uyan güzel kızım uyan melek kızım
Uyan canım kızım uyan uyan
Uyan güzel kızım uyan melek kızım
Uyan canım kızım uyan uyan
Uyan güzel kızım uyan melek kızım
Uyan canım kızım uyan uyan


By Aliye

1 January 2013

Happy New Year...

Happy 2013 in TURKIYE!

24 December 2012

Bir Tanem


İstanbul’um, ne haber?

Hala çok güzelsin,

Ben yaşlansam da sen hala gençsin

Dünya bilir hala güzelsin, bakmaya doyamadığım İstanbul um…

Anılarımı silsem de güzelliğin hala aklımda

Sil desende silemem, Azrail’i beklerim

Dün yanındaydım sen bilmesen de…

Beyaz gelinlik sana çok yakışmıştı.

Durmadan fotoğraflarını çektim

Beyaz örtü sana gerçekten yakışıyor,

Sanki senin yalanlarını, kabalığını, terk edip gidişini çok güzel saklıyor

Yarın güneş yine doğacak

o beyaz örtü kalmış olacak,

Yine kandıracaksın, sana aşık olanları

Sen istedin

Ben gittim,

hoşça kal

by E

15 December 2012

SKYFALL


Have you ever seen Skyfall? I've just seen it. It's nice I think. 007 received almost positive reviews from critics that I read on the English papers. Ninety % of the reviews are positive! Some parts of the film took place in TURKIYE! They preferred a few parts of Istanbul such as Sultan Ahmet Square, Grand Bazaar, Yeni Cami, the Imperial Post Office (I know that building very well, I always find that building fascinating) etc. and also a few parts in Adana and some Turkish costs, Alanya or Fethiye. Craig as J. Bond and Judi Dench as M who acted well but also N. Harris as Eve, was good, too. Actually there're some agents from MI 6 in Türkiye. Hope, they work for World’s safety or the UK anyway.

 

13 December 2012

Çerkez kızının bir tanesi





Yine hava karardı…

Biliyorum çoktan o güzel gözlerini yumdun,

Yıllar geçip gidiyor…

Ne zaman sana kavuşacağım!

Yağmur damlaları cama o kadar sert vuruyor ki

Geçen yaz tatili aklıma geldi,

Keşke yine tatil olsa da kollarıma alsam sarılsam, öpemeye doyamadığım bir tanem.

Bir bilsen Çerkez kızları ne güzel,

Unutamam o güzel yeşil gözlümü…

Tanrı bilir her ikisini de çok severim
 
 
Yazan
Dünya Boş
 E.Y
 

10 December 2012

Dario Moreno


  Güzel bir Ankara sabahında, Ahmet Ümit'in Yaşadığım Şehir Tv programını izleme fırsatı buldum. TV seyretmeyi çok sevmem!! ancak programdaki şarkı bana çok tanıdık gelmişti, şöyle ki bu şarkı 80’lerde evimizde çalan plaklardan biriydi…
 

  Bir an eskilere günlerime gittim... Annemin yabancı dili Fransızcaydı. Evimizdeki bazı plaklar Fransızcaydı, dolaysıyla bu dili konuşmasam da bol bol dinleme fırsatım olmuştu. Tercih ettiğim şarkıları hem Türkçe hem de Fransızca söyleyen bir şarkıcıydı. Annem evde olmadığı günlerde de arada bir onun plaklarını dinlerdim. Bu şarkıcı İzmir doğumlu Dario Moreno ! . Bence ülkemizi Avrupa’ya o yıllarda gerçekten iyi tanıtmış önemli bir şarkıcıydı. Ahmet Ümit’in programının tamamı Moreno hakkındaydı. Ah ne güzel söylüyor. Sevgili dostlar onun söylediği şarkıları lütfen Fransızcasını da dinlemenizi tavsiye ederim. Bence Türkiye’nin, Ege bölgemizin kazanmış olduğu önemli bir sanatçı.

Toprağı bol olsun keşke 42 sinde İzmir’ini yalnız bırakmasaydın…

Farklılıklarımızla Anadolu’muzu zenginleştiren bu sanatçıyı saygıyla anıyorum.

J'entends chanter les pêcheurs des ports
J'entends rire les enfants
Et je rêve de bonheur
D'un matin ou un nouveau soudain
Les mouettes de Mykonos, enfin
Se poseront sur ta main

Chaque soir, m'éloigne de toi
Si loin de toi
Mais dés que reviens le jour
J'imagine ton retour
Il y a un bateau qui viendra bientot

Et je rêve de bonheur
D'un matin ou un nouveau soudain
Les mouettes de Mykonos, enfin
Se poseront sur ta main

Chaque soir, m'éloigne de toi
Si loin de toi
Mais dés que reviens le jour
J'imagine ton retour
Il y a un bateau qui viendra bientot

Dans le port ensoleillé
Le ciel est encore plus bleu qu'avant
J'entends chanter les pêcheurs des ports
J'entends rire les enfants
Et je rêve de bonheur
D'un matin ou un nouveau soudain
Les mouettes de Mykonos, enfin
Se poseront sur ta main

 

8 December 2012

Zeynep ERKOC

Değerli öğrencim, Zeynep Erkoç’u KET sınavında göstermiş olduğu üstün başarıdan dolayı gönülden kutluyor, yüksek başarılarının onunla bir ömür boyu olmasını diliyorum.

 
Zeynep Erkoç’s KET exam result is 89/100, past with merit.

English Language Teacher
Erkin YILDIRIM
 
 

2 December 2012

Trakyalım


Canım Anneanne ciğim, soğuk bir kış sabahı yalnız bıraktın biricik torununu…

Özlesem de sanki hep yanımdasın, nasıl mı? Sana çok benzeyen bir kızım var:)). Canım eşime doğumdan altı ay önce doğacak çocuğumun anneannemin gözleri gibi masmavi olsun istediğimi söylemiştim. Güldük geçtik…

O güzel gözlerini unutmam imkansız! Biliyor musun,  emekli olduğumda anneciğim gibi resimler çizmek istiyorum, yağlı tablo boyamaları denemek istiyorum. İlk tablom ise aşık olduğum o güzel gözlerin olacak, Rumeli güzelliğini ise bir başka yansıtacağım… Her hal Allah bu güzelliğini bana hatırlatırken, kızıma gözlerinin aynısının yeşil mavi arasını verdi.  Ama inan Allah şahidim olsun inan, inan seni çok özledim. Birde kızımın burnu da sana çok benziyor:).  Herkes kızımı birine benzetse de ben, senin biricik tek torunun, kızıma baktıkça seni görüyor gibi oluyorum. Birde o güzel ince telli, güneş sarı saçlarını da görüyorum. Son yıllarda bembeyaz olsa da, bir başka güzeldi saçların. Minik ellimi tutup beni parka götürdüğün, en güzel muhallebiyi yaptıktan sonra ilk bana ikram ettiğin günleri hatırlıyorum… Dostlar müsaadenizle, anneannemin İstanbul Türkçesini tanıştığım çok az kişide dinleyebildiğimi itiraf edeyim. Unutamam o beni mest eden güzel konuşmalarını, nezaketin başka bir şekliydi sevgiyle anlattığın her konu.

Dünyalar güzeli eşim ve sana benzeyen tatlı kızımla beraber saygıyla ellerinden öperiz.

Huzur içinde yat

ERK Soyundan gelen, Trakyalı tek Torunun

Erkin

25 November 2012

Kutlu olsun

Değerli öğretmenlerimin öğretmenler gününü candan kutlar, saygı ve sevgilerimi sunarım.

28 October 2012

Mutlu Bayramlar

Mutlu ve sağlık dolu nice bayramlar sizlerle olsun..

12 September 2012

Flyers

2012 yılı Cambridge ESOL sınavlarından Flyers sınavında 5 üzerinden 4.46 ortalamayı alan on iki başarılı öğrencimi kutlarlarım. Gelecek yıl girecekleri KET sınavına şimdiden çalışmanızı rica ederim:)
Ailelerinize çok daha iyi sonuçlar vermeliyiz.


FLYERS 2012
1- Buğrahan Zincirkıran
2- Nergis Başak Bozoğlu
3- Başak Mıdılıoğlu
4- Berfin Başbozkurt
5- Fidan Ekin Tekin
6- Utku Berkay Dağdeviren
7- Çağıl Akbaş
8- Yiğit Kaya
9- İrem Sıla Unlu
10- Buğra Aydın
11- Görkem Cangöz
12- Arda Deniz Diler

Cambridge (ESOL) PET


2012 yılı Cambridge ESOL sınavlarından PET sınavında 100 üzerinden 92 ortalamayı alan iki çalışkan kızımı gönülden kutluyorum, değerli ailelerine de göstermiş oldukları destekten dolayı teşekkür ederim.

 
Seray SOYLU, Başak ULUTAŞ ikinizin de aldığınız aynı not ve başarı benim için büyük bir hediye oldu, teşekkür ederim. Gelecek yıl gireceğiniz FCE sınavında da aynı yüksek başarıyı devam ettirmenizi gönülden dilerim.

İngilizce Öğretmeni
Erkin YILDIRIM

22 August 2012

YHT Ankara Eskişehir


Türkiye'nin hızlı tren sayısı yıl geçtikçe artıyor, ikinci defa hızlı treni kullandım Eskişehir’e dostum, Alper'in yanına gittim. Porsuk Çayı’nın yanında bir kafede oturduk, yedik, içtik ve bol bol sohbet ettik. Güzel bir akşamdı. Eskişehir’de yaklaşık 1,5 saat kaldım. Bu güzel dost sohbetinin tadı damağımda kaldı.

 

Hızlı tren gayet güzeldi. İngiltere’deki trenlerden daha konforlu, geniş ve temiz buldum. Benden TCDD’nin YHT sine tam on puan! Emeği geçen herkese teşekkür ederim. Bu güzel hizmet ülkeme artı zaman kazandırmış.

15 August 2012

UK Alumni Society Turkey

Have you joined UK Alumni Society Turkey?

The network aims to create opportunities for UK Alumni to share experience and knowledge through stimulating discussions as well as to offer a platform for business networking and access to sector specific and generic UK Alumni events in Turkey. Click and join


İngilterede daha önceden Üniversite eğitimi alıp şuan Türkiye'de çeşitli sektörlerde faliyet gösteren herkesin üyesi olabileceği güzel bir grup oluşturulmuş, üye olmaya nedersiniz? Bu güzel grubu destekleyn ise British Council Türkiye

10 August 2012

Türkiye'nin ilk 2012 Olimpiyat madalyası

Servet Tazegul wins Turkey's first gold

DRIVERS WANTED

We are looking for owner Drivers for our store in Cheltenham!!!

Full and Part time positions available!!!
Experience isn't necessary as we will provide you with a full induction and training programme.

319 High Street,  Cheltenham,
Gloucestershire GL50 3HW
01242 230 030

8 August 2012

2012 İngiltere Yaz Okulu


Eve şimdi yeni geldim diyebilirim, tabii tatlı yorgunlukları geçelim,   dile kolay üç hafta 18 öğrencim (çok başarılı, çok matrak, çok eğlenceli, çok kültürlü, az çoklara ara verelim:) İsimleri kolay ezberleyemem ama onlarınkini ezberledim, huzurlarınızda İngiltere’yi keşfeden 18li  Ayça BALCI, AtalayKİBAR, Başak ULUTAŞ, Bensu SEZER, Batuhan TAŞ, Dilay ERDİL, Ertuğ OBALAR, Ezgi GOKSOY, Efe EVİNÇ,  Ertuğ OBALAR, Ege Mert ÖZGÜRTAŞ, Elif KÖMÜRCÜ, Emirkan YILMAZ,  İpek ERCAN, İrem UNAY, Polensu YILMAZ, Mehmet Ege ACİCAN, Mina Bengi ŞAHİN…


Bu 18 liyi gönülden kutlarım, sizlerle yaşadığım o dakikaları unutmak imkansız. Tekrar görüşmek üzere…

13 July 2012

Soon in Britain

The world's first womb transplant: Landmark surgery brings hope to millions of childless women - and it could be in Britain soon. That head line isn˙t mine, it˙s daily mails˙s artical title ..... soon If you wanna read all the article, pls click here

Doç.Dr. Ömer Özkan has already brought hope to Turkish women!

3 July 2012

Kemal SUNAL

Öğretmenlik mesleğimin çoşkunluk kaynağı Kemal SUNAL'ı saygıyla anıyorum.

1 June 2012

Oğuz Kaan'ın Duası

Oğuz Kaan'ın Duası

Ulu Tanrı, Güzel Tanrı
Türkü Türk yurtlarını koru

Düşman şerrinden sakla ! TÜRK`ü yiğitlikte daim et !
TÜRK`ü erlik davasıyla yaşat !
TÜRK`ü gerçekçi yap ! TÜRK`ün gönlüne herşeyden , hatta kursağına ekmek koymadan evvel TÜRK`lük sevgisini koy !
TÜRK`ü ideal ile yaşat ve ideali hakikat yapmaya çalışsınlar !
Törelerini canları gibi saklat ! TÜRK`e zevk ve rahat verme !
Bilakis zahmete kavuştur ! Zahmetle yürekleri, bedenleri demir
olsun ! Bu sayede TÜRK'e yüksek çalışma kudreti verirsin !
TÜRK`ü faal, cevval edersin. TÜRK`e değişmez bir seciye ver !
Zamanla seciyesi değişmesin, sade tekemmülle tadilat görsün !
Ulu Tanrı, milli kuvvet, namus, ahlak, azim , sebat, ideal, TÜRKÇÜLÜK ruhu,
yurtseverlik, ilim, sanat teşkilatı, intizam, beden kuvveti ve
zenginlik ile hasıl olduğundan; TÜRK`e bunları ver ! TÜRK`ten
hırsız, namuzsuz türerse hemen kahret ! TÜRK`e benlik, hem de yüksek
bir benlik ver ! TÜRK nefsine itimat sahibi olsun ! TÜRK`ü
muhakemeli, ciddi adam olarak yarat ! Hissiyatına kapılıp, öfke ile
ayaklanmasın ! Birden barut gibi parlamasın ! Daima soğuk kanlı
olsun ! TÜRK`ü her milletten cesur yarat ! Öç almayı TÜRK asla
unutmasın !
Ulu Tanrı namuzsuz bir tek TÜRK yaratacağına, dünyayı yık daha iyi !
Ne kadar korkak TÜRK varsa hepsini helak et ! TÜRK herşeyi mukayese etsin !
Yalnız akıl ve mantık denen şeylere bırakma onu ! Sabırlı, derde
dayanıklı olsun ! İradesi çelik gibi olsun ! Dönek TÜRK yaratma !
TÜRK`leri maymun iştahlı yapma ! TÜRK daima ihtiyatla adım atsın !
Kimsenin tatlı diline kanmasın ! Kimseye emniyet olmasın ! Çalışma
zekâdan üstün bir kıymet olduğundan, TANRI, sen TÜRK`ü çalışkan et !

TÜRK`ün ömrü çalışma ile geçsin ! Ona daima çalışma aşkı ver ! Hele
elbirliği ile çalışmayı adet etsin ! Tembel TÜRK`ü hemen öldür !
TÜRK`e her milletinkinden üstün zeka ver ! Zeka ve çalışma ; ikisi
bir arada olunca TÜRK`ün önünde durulmaz ! Milli büyüklüğün tek
şartı yüksek ideal, buna alışmak için de yüksek ahlak, fedakarlık ve
sebat lazım olduğundan TÜRK`leri ahlaklı, sebatlı ve fedai kıl !
TANRI , TÜRK`leri sen kendi elinle birleştir ve herşeyden evvel
ruhları birleşsin ! Onları tek bir kültür altında birleştir !
TÜRK`ü töresine sadık kıl, Tanrı ! TÜRK budunu : Biliniz
ki atalar töresi asırların tecrübesi ile husule gelmiş büyük bir
hikmettir. Tanrı beni töreye dokunmaktan ve dokundurmaktan sakladı
ve saklasın !

Ulu Tanrı Türk milletini lafçı değil, elinden iş gelir insanlar et ! Bir şey
söylemek vazife yapmak değildir.
Onu fiilen yapmak ve yaptırmanın
vazife olduğunu beyinlere sok !
Güzel Tanrı, sana hepsinden çok yalvardığım şudur : TÜRK`ü dalkavukluktan
kurtar
! Dalkavukluk ve benzeri vasıtalara zengin olmaktan koru !
TÜRK`e haksız para para kazanma hırsı verme ! Dalkavukları yok et !
Aman Tanrı TÜRK aile, töre ve disiplinini her şeyden evvel muhafaza et ! TÜRK
toprağında hürler yaşasın. Adaletten başka bir şey hüküm sürmesin !
Sen TÜRK`e tabii şeylere tabiata karşı sevgi ver ! TÜRK yurdunda
yoksulluk o kadar azalsın ki fakirlik suç sayılsın !

Dünyayı yaratan Yüce Tanrı TÜRK`e insaniyetten evvel kendi milletini düşündür. İnsanların
insaniyet dedikleri şey, göz boyamak için icat edilmiş bir boyadır.
İnsaniyet maskesi taşıyan öyle milletler vardır ki maskelerinin
altında canavarlar yaşar.
İnsaniyeti gören olmadı. TANRI , TÜRK`e
sağlam, kalıcı irade ver ! Güçlüklerde, sabrını, tahammülünü  gayretini arttır !
Ona esas seciye olarak vazife muhabbeti
ve mesuliyet duygusu ver ! Mesuliyeti TÜRK insanından  eksik etme ! En
büyük kuvvetinTÜRKLÜK aşı olduğunu TÜRK`e öğret !
Tanrı TÜRKÇE konuşulan, TÜRK`e yurtluk etmiş olan yerleri kıyamete kadar
TÜRK`ün hükmü altında bırak !
Yüce Allah Türkü korusun.

Bilge Oğuz Kağan

17 May 2012

Esra & Arif SÜTCÜ

Esra ve Arif SÜTCÜ Çiftini gönülden kutlar ömür boyu mutluluklar dileriz. YILDIRIM Ailesi 17.05.2012

5 April 2012

Someone like you

I enjoy Adel's songs!

I heard that you're settled down
That you found a girl and you're married now
I heard that your dreams came true
Guess she gave you things I didn't give to you

Old friend, why are you so shy?
Ain't like you to hold back or hide from the light

I hate to turn up out of the blue, uninvited
But I couldn't stay away, I couldn't fight it
I had hoped you'd see my face and that you'd be reminded
That for me, it isn't over

Never mind, I'll find someone like youI wish nothing but the best for you, too
Don't forget me, I begged, I remember you said
Sometimes it lasts in love, but sometimes it hurts instead
Sometimes it lasts in love, but sometimes it hurts instead

You know how the time flies
Only yesterday was the time of our lives
We were born and raised in a summer haze
Bound by the surprise of our glory days

I hate to turn up out of the blue, uninvited
But I couldn't stay away, I couldn't fight it
I had hoped you'd see my face and that you'd be reminded
That for me, it isn't over yet

Never mind, I'll find someone like youI wish nothing but the best for you, too
Don't forget me, I begged, I remember you said
Sometimes it lasts in love, but sometimes it hurts instead, yeah

Nothing compares, no worries or cares
Regrets and mistakes, they're memories made
Who would have known how bittersweet this would taste?

Never mind, I'll find someone like youI wish nothing but the best for you
Don't forget me, I begged, I remember you said
Sometimes it lasts in love, but sometimes it hurts instead

Never mind, I'll find someone like youI wish nothing but the best for you, too
Don't forget me, I begged, I remember you said
Sometimes it lasts in love, but sometimes it hurts instead
Sometimes it lasts in love, but sometimes it hurts instead

12 February 2012

Uyu Melek Yüzlüm

Yum usulca gözlerini
Uzat üsümüs ellerini
Sakla o mahsum yüregini
Zaman gibi sesiz uyu
Bu dünya dibsiz bir kuyu

Pamuktan kalbin solmadan
Hayat yüzüne vurmadan
Uyu yavrum uyu
Bu dünya dipsiz bir kuyu
Uyu melek yüzlüm uyu
Bu dünya dipsiz bir kuyu



Yum usulca gözlerini
Uzat üsümüs ellerini
Sakla o mahsum yüregini
Zaman gibi sesiz uyu
Bu dünya dibsiz bir kuyu

Pamuktan kalbin solmadan
Hayat yüzüne vurmadan
Uyu yavrum uyu
Bu dünya dipsiz bir kuyu
Uyu melek yüzlüm uyu
Bu dünya dipsiz bir kuyu

by Toygar Işıklı

28 January 2012

Beyaz Prensesim

Özlettin kendini …
O kadar özledim ki…

Uzaklardan geldin,
Yorgun musun?
Gündüz gece benimlesin

Hep bembeyaz kalmanı,
Hep öyle kalmanı diler bu kalbim…

İtiraf ediyorum
Acımasız olan biziz…

Güzelliğinin şahidi
Sadece ben değil herkes

Gitme ne olur
Kar tanem bir tanem…

13 January 2012

The president of T.R.N.C., Rauf DENKTAŞ

Sabaha karşı aldığım cep mesajıyla ölümünü öğrendiğim Sayın Rauf Denktaş karşısında saygıyla eğiliyorum. Ecevit’in vefatını da ilkin adadan öğrenmiştim. İkisi de Kıbrıs Türkü için var olmaları için elinden geleni yaptığını sanıyorum. Ailesine sabır sevenlerine başsağlığı diliyorum. Kendisini hem Türkiye’de hem de adada görme fırsatım olmuştu.